33,2309$% 0.34
36,2864€% 1.28
2.608,03%0,23
4.231,00%0,63
10.473,47%-3,01
1963135฿%-1.9886
91455Ξ%-4.87433
Sağlık Bakanı Koca, Yeni Tip Koronavirüse (Kovid-19) İlişkin, “Türkiye Bu Sınavdan Şu Ana dek Yüzünün Akıyla Çıktı. Bizi Bu Noktaya, Tedbirlere Uyum ve Titizlik Getirdi.” Dedi.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilkent Yerleşkesi’nde Video Konferansla Gerçekleşen Koronavinüs Bilim Kurulu Toplantısı’nın Ardından Düzenlenen Basın Toplantısında Açıklamalarda Bulundu.
Koronavirüs Mücadelesinin Hep Birlikte Verildiğini, Başarının 83 Milyon Olarak Herkesin Olduğunu Belirten Koca, “Hepimiz Çok İyi Biliyoruz Bu Mücadelede Düzen, Dikkat, Disiplin Vazgeçilmezdir. Mücadele Kesintiye Uğramadan Muntazam Devam Etmelidir. Taviz Vermezsek İstediğimiz Sonucu Kısa Sürede Alabiliriz.” Diye Konuştu.
Geride Kalan Günlerin Kolay Geçmediğini, “Hastalık Korkusu Acaba Bizi İlelebet Esir Mi Alacak?’ Denilen Anlar Olduğunu, “Salgında Bir Yakınımı Kaybeder Miyim?” Diye Endişe Edildiğini, Çocuklar Ve Büyükler Adına Kaygı Duyulduğunu, Hastalığa Yakalananlar İçin “Ya İyileşmezse?” Diye Düşünüldüğünü Anlatan Koca, Bir Yakınını Kaybedenlerin Salgın Günlerinin En Büyük Acısını Yaşadığını Söyledi. Koca, “O Acı Da Hepimiz Sizinleyiz. Bilin Ki Elimizden Gelen Her Şeyi Yaptık.” Dedi.
Ramazanın Hiç Alışık Olunmadığı Bir Şekilde Yaşandığını, Eskiden Olduğu Gibi Ailelerin, Dostların Bir Araya Gelemediğini, Sakin, Mütevazı İftar Sofralarının Kurulduğunu Belirten Koca, “Bu Yılki Ramazanın Benzersiz Bir Tarafı Var. Hastalığa Karşı Her Gün Yeni Birbirinden İyi Haberler Alıyorsunuz. Bu Duygularla Ramazanınızı Kutluyorum.” İfadelerini Kullandı.
“BİZİ BU NOKTAYA, TEDBİRLERE UYUM VE TİTİZLİK GETİRDİ”
Salgının Dünya Genelinde 210 Ülkeye Yayıldığını ve Hayatı Değiştirdiğini Anımsatan Koca, Geçen Yılın Aralık Ayında İşin Bu Noktalara Varabileceğinin Akıllardan Geçmediğini Dile Getirdi.
Koca, “İlk Resmi Beyan 31 Aralık Tarihinde Yapılmıştı. Türkiye Sağduyusunu Tam Zamanında Ortaya Koydu. Bakanlığımız 10 Ocak 2020’de Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü Bünyesinde Acilen Bir Operasyon Merkezi Kurdu. 15 Ocak 2020’de Bu Yeni Bulaşıcı Hastalığa Karşı Bir Rehber Hazırlayıp Yayımladı. Bizim Riske Karşı Hareket Planımız, Hastalığın Ülkemizde Görüldüğü Tarihten, 11 Mart’tan Tam 50 Gün Öncesine Dayanmaktadır.” Açıklamasında Bulundu.
Gelinen Noktada Dünyadaki Durumu Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Rakamlarıyla Anlatan Koca, Şöyle Devam Etti:
“Dünkü Veriler İtibarıyla Dünyada Toplam 3 Milyon 152 Bini Aşkın Koronavirüs Hastası Bulunmaktadır. Hastalık Sebebiyle Hayatını Kaybedenlerin Sayısı Dünyada 218 Bini Geçmiştir. DSÖ Verilerine Göre, Ülkeler Bazında İki Güncel Veriyi Paylaşmak Fikir Verici Olacaktır. Can Kaybının 59 Bini Aştığı Amerika’da Dün 25 Binden Fazla Yeni Vaka Açıklanmıştır. Sadece New York’da Dün 521 Kişi Hayatını Kaybetmiştir.”
Türkiye’den Çok Önce Salgının Başladığı İngiltere’de Son Bir Gün İçinde Açıklanan Yeni Vaka Sayısının 3 Bin 996, Hayatını Kaybeden Kişi Sayısının 586, İtalya’da İse Yeni Vaka Sayısının 27 Bin 298 Olduğuna İşaret Eden Koca, “Şunu Sormalıyız ve Sorunun Cevabı Üstünde Durmalıyız. Dünyada Hala Kontrol Edilemez Bir Güç Olmaya Devam Eden Koronavirüsü Türkiye Nasıl Geriletti ve Gözle Görülecek Düzeyde Kontrol Altına Aldı?” Dedi.
Koca, Hep Birlikte Elde Edilen Başarının Bazı Nedenleri, Stratejisi ve Kimi Önemli Detaylarına İlişkin Şunları Söyledi:
“Bakanlığımız Muhtemel Bir Riske Karşı Operasyon Merkezini 10 Ocak’ta Kurdu. Bilim Kurulumuzu da Yine Aynı Gün Olan 10 Ocak 2020’de Kurduk. DSÖ’nün Hastalığı Pandemi Olarak İlan Etmesinden Tam 31 Gün Önce. Bu Süreçte Çin’deki İlk Vakadan İtibaren Dünyadaki Gelişmeleri, Tecrübeleri İzlemeye Aldık. Yol Haritamızı Belirledik, Sağlık Kurumlarımızı Salgın İhtimaline Karşı Hazırladık. Salgının Başlangıç Döneminde Özellikle Yurt Dışı Girişlerine Karşı Uyguladığımız Tedbirler Hastalığın Türkiye’ye Geç Girmesini ve Ciddi Zaman Kazanmamızı Sağladı. İlk Vakamızın Tespit Edildiği 11 Mart Tarihinden Sonraki Süreçte Kademe Kademe Uygulanan Tedbirler Sonuçlarda Çok Etkili Oldu.
Diyebilirim ki Türkiye Bu Sınavdan Şu Ana dek Yüzünün Akıyla Çıktı. Bizi Bu Noktaya, Tedbirlere Uyum ve Titizlik Getirdi. Başarının Tamamını Özetleyecek Olursam, Üç Madde Sıralayabilirim. Tedbir, Tespit, Hızlı Tedavi.”
“YAYILIMI ÖNLERKEN BAŞARILI TEDAVİYE ZEMİN VE İMKAN OLUŞTURDUK”
Bakan Koca, Filyasyon Yönteminin Başarıdaki Payının Büyük Olduğunun Altını Çizdi.
11 Mart’taki İlk Vakadan İtibaren Her Yeni Hastanın Temas Çevresinde Virüsün İzinin Sürüldüğüne Dikkati Çeken Koca, “Filyasyon Dediğimiz Bu İz Sürme Yöntemiyle Hastalığı Taşıyan Kişinin Son İki Gün İçinde Temasta Olduğu Herkese Ulaşmaya Çalışıp Gerekli Olanların Testlerini Yaptık. Tespit Ettiğimiz Yeni Hastaları Hastalığın Onlardan Başkalarına Geçmesine Fırsat Tanımadan İzole Ettik. 11 Mart’tan Bu Yana Test Kapasitemizi Sürekli Arttırırken Hiçbir Testi Tesadüfen Yapmadık. Testi, Hastalığın Kişiden Kişiye Bulaşıp Yayılmasını Önlemek İçin Kullandık.” Bilgisini Verdi.
Koca, Sözlerine Şöyle Devam Etti:
“83 Milyonluk Bir Ülkede Yaygın Tarama Testleri Yapmak Yerine Şüphelilere Odaklandık. Test İçin Doğru Uygulama, Hasta İle Temas Hikayesi Olan Kişilere Odaklanmaktır. İhtiyaç Oranında Test Sayımızı Artırdık. Bu Uygulamanın Daha İsabetli Olduğuna İnanıyoruz. Şüphelilere Odaklanmak Yerine Yaygın Tarama Yapan Ülkeler İstenen Sonucu Alamadı. Bu İsabetli Uygulamın Örnek Olacağını Umuyoruz.
Biz Filyasyonu Büyük Bir Ağ Kurarak Gerçekleştirdik. Güncel Veriyle Söylersek Sahada Görev Yapan Filyasyon Ekibi Sayımız 5 Bin 849’dur. Bu Ekipler Bugüne Kadar Hastaların Temas Zincirlerinde Yer Alan 468 Bin 390 Kişiyi Tespit Etmiştir. Her Vakaya Ortalama 4,5 Temaslı Kişi Düşmektedir. Bunların Yaklaşık Yüzde 99’una, Yani Neredeyse Tamamına Ulaşılmış ve Takipleri Yapılmıştır. Bugüne Kadar Filyasyon Ekiplerimizce Takipleri Yapılan Kişi Sayısı İse 464 Bin 434’tür. Hastalığın Yayılmasını Uyulan Tedbirlerle ve Bu Yolla Önledik. Salgının Tümüyle Önlenmesinde de İzlenecek Yol Yine Budur. Başarıdaki Bu Faktör, Filyasyon Faktörü Önemini Son Vakaya Kadar Koruyacaktır.”
Bu Süreçte Hastane İhtiyacının da Baştan Planlandığına İşaret Eden Koca, Muhtemel Yatak ve Yoğun Bakım İhtiyacını Göz Önünde Tutarak Özel Hastane, Kamu Ya Da Üniversite Hastanesi Ayrımı Yapmaksızın Alt Yapısı Yeterli Tüm Hastanelerin Birer Pandemi Hastanesi Olarak Görevlendirildiğini Hatırlattı.
Yoğun Bakım ve Ventilatör Konusunda Gerekli Takviyelerin ve Kapasite Artışının Sağlandığını İfade Eden Koca, “Acil Olmayan, Ertelenebilir Durumda Olan Hastalarımızı Erteleyip Hastane Yataklarımızı Pandemiye Hazır Hale Getirdik. Yatak Doluluk Oranlarımızı Yüzde 60’lardan Yüzde 30’lara İndirdik. Sağlık Altyapısının Bu Şekilde Hazır Hale Getirilmesi Bize Kontrolün Elimizde Olması Gücünü Verdi. Yayılımı Önlerken Başarılı Tedaviye Zemin ve İmkan Oluşturduk.” Açıklamasında Bulundu.
“BAŞARISI KANITLANMIŞ YÖNTEM HEKİMLERİMİZCE GELİŞTİRİLEN YÖNTEM OLMUŞTUR”
Bakan Koca, Koronavirüsle Mücadelede Temaslıların Gözetim Altında Tutulduğunu Anlatarak, Şu İfadeleri Kullandı:
“Şikayeti Olan Kişilerin Takibinde İse Son Derece Titiz Davranıyoruz. Tedavisi Hastane Şartlarında Yapılması Gereken Hiçbir Vakayı, Hastanın Durumu Ağır Değil Düşüncesiyle Evine Göndermedik, Göndermiyoruz. Durumu Stabil Hastalarımızın Tedavisi Aile Hekimi Gözetiminde Evde Devam Ediyor.
Türkiye, Hastalığın Yayılmasına Karşı Elde Ettiği Başarının Aynısını Tedavide de Göstermiştir. Hekimlerimizin Gözlemleri ve Tecrübeleri Neticesinde Kovid-19 Hastaları İçin Uyguladığımız Tedavi Dünyanın Birçok Ülkesinden Farklılıklar Göstermiştir.”
Süreç İçinde Tecrübe Kazandıkça ve Yeni Sonuçlar Elde Ettikçe Hekimlerin ve Bilim Kurulunun Görüşleri Doğrultusunda Kovid-19 Hastalığına Yaklaşımda Önemli Değişikliklere Gittiklerini Aktaran Bakan Koca, “Kovid-19 Hastaları İçin Uyguladığımız Başarısı Artık Kanıtlanmış Yöntem Hekimlerimiz Tarafından Geliştirilen Bir Yöntem Olmuştur. Hekimlerimiz ve Bilim Kurulumuzun Görüşleri Doğrultusunda Kovid-19 Hastalığına Yaklaşımda Tüm Dünya İçin Önemli Değişikliklere Gittik.” Değerlendirmesinde Bulundu.
‘BİZ TEDAVİYİ BELİRTİ GÖSTEREN HEMEN HERKESE, MÜMKÜN OLAN EN ERKEN AŞAMADA UYGULUYORUZ’
Sağlık Bakanlığının Alınan Sonuçlara Göre Neredeyse Her Hafta Tedavi Yaklaşımını Daha da İyi Hale Getirdiğini Vurgulayan Koca, Çin’den İlk Günlerde Edinilen Tecrübelerle Temin Edilen Antiviral İlaçların, Bilinen Kullanımını Değiştirerek Daha Olumlu Sonuçlar Alındığını Belirtti.
Bunun Başka Ülkelere de Yaygınlaşmasının Hasta Kaybını Düşüreceğine Olan İnancını Dile Getiren Koca, “Dünyada Tıbbın Bildiği İlaçlardan Kullanım Şekillerini Değiştirerek Bambaşka Sonuçlar Aldık Size Daha Önce Bahsettiğim İki İlaçla İlgili Geliştirdiğimiz Yaklaşımla Kullanımların, Salgınla Mücadele Eden Tüm Ülkelerde Yaygınlaşmasını Umuyoruz. Hasta Kaybının Bizdeki Gibi Düşecek Olduğunu Düşünüyoruz.” Diye Konuştu.
Yeni Tip Koronavirüs Tedavisinde Doğrudan Virüse Etkili Bir İlacın Henüz Geliştirilmediğine İşaret Eden Koca, Adı Geçen İlaçların Virüsün Etkisini Azaltıcı, Tahribatını Önleyici, Hastanın Virüsle Mücadele Sürecini Kolaylaştırıcı Özellik Taşıdığını Anlattı.
Koca, Özellikle Hidroksiklorokin Adlı Sıtma İlacını, Önceden Tedbiren Temin Edip, Stokladıklarını Aktararak, Bu Hazırlığın 11 Mart’tan Önce Gerçekleştiğini Söyledi.
Bu İlaçların ve Özellikle Çin Dahil Olmak Üzere Getirilen Antiviral İlaçların da Farklı Uygulamalarla Tedavide Kullanıldığını Anımsatan Koca, Doktor ve Bilim İnsanlarının İlaç Kullanımındaki Öncü Tutumundan Bahsetti.
Hidroksiklorokin Tedavisine, Amerikan Gıda ve İlaç Kurumu Daha İlacın Hastalığa Karşı Kullanımına Onay Vermeden Önce Başlanıldığını Aktaran Koca, “Çin’den Getirdiğimiz Antiviral İlaçta İse Çin’de Olduğu Gibi Ciddi Vakalarda Kullanımında Sonuç Almadığımızı Gördük. Süreçte Bu İlacın Kullanımını Farklılaştırmış Olduk. Yani Yoğun Bakımda Ciddi Vakalara Değil, Yoğun Bakım Öncesi Pnömoni Gelişen Hastalara Kullanmaya Başlayarak Sonuç Aldığımızı Gördük.” Bilgisini Paylaştı.
Bakan Koca, Tedavi Konusunda Türkiye’nin Dünyadan Bir Farkı Daha Olduğunu Belirterek, Şöyle Konuştu:
“Birçok Ülkede Tedavi, Sadece Hastaneye Yatırılan, Hatta Yoğun Bakıma Alınan Hastalarla Sınırlı Tutuluyor. Virüsü Taşıyan, Semptomu Olan Diğer İnsanlara İse Tedavi Uygulanmıyor. Biz Tedaviyi Belirti Gösteren Hemen Herkese, Mümkün Olan En Erken Aşamada Uyguluyoruz. Muhtemelen Tüm Vakalarda Tedaviye Erken Aşamada Başlamanın Bir Sonucu Olarak Hastalarımızda Zatürreye Gidiş Oranı Azalmış Durumdadır. Bu Yaklaşımla Türkiye’de Vakaların Pnömoniye Dönüşme Oranında Yüzde 70’ten, Yüzde 15’e Büyük Bir Düşüş Gerçekleşmiştir. Bu Durum Yoğun Bakım İhtiyacımızda da Azalmaya Yol Açmıştır.”
Koca, Dünyadaki Uygulamanın “Yoğun Bakım Hastalarının Ventilatöre Erken Bağlanması Yönünde” Olduğunu Hatırlatarak, “Deneyimlerimiz Bize Tersinin Yararlı Olduğunu Gösterdi. Artık Hastalarımızı Ventilatöre Erken Değil İleri Aşamada Bağlıyoruz. Tedavide Gösterdiğimiz Bir Diğer Gelişme İse Yoğun Bakım Hastalarımızı Erken Aşamada da Artık Entübe Etmiyoruz. Bunun Hastalığın Seyrini Önemli Oranda Değiştirdiğini Görüyoruz.” Dedi.
Pnömoni, Yani Akciğer İltihabının Kritik Bir Durum Olduğuna Dikkati Çeken Koca, Kovid-19 Hastalarında Pnömoni Oranı Ne Kadar Düşürülebilirse Ölüm Oranının da O Derece Düştüğünü Bildirdi.
“HEKİMLERİMİZİN YAKLAŞIMI DÜNYADA BİR İLK”
“Hekimlerimizin Pnömoni Oranını Düşüren Yaklaşımı Dünyada Bir İlktir.” Diyen Koca, Bu Yeni Yaklaşımın da Salgınla Mücadele Eden Ülkelerde Uygulanacağını Umduklarını Kaydetti.
Bilim İnsanlarının Yol Gösterici Yayınların Hazırlığı İçinde Olduğunu da Vurgulayan Koca, Şöyle Devam Etti:
“Hastanın Yoğun Bakıma Geçişi Söz Konusu Olmadan Sürekli, Yüksek Akımlı Oksijen Uygulamasını da Gerçekleştiriyoruz. Böylece Eski Yöntemle Oluşan Akciğer Hasarlarını Önlemiş Oluyoruz. Yüksek Akımlı Oksijen Uygulaması, Ölüm Oranlarındaki Düşüşün Sebeplerinden Biri Olmuştur. Yoğun Bakımdaki Hastalarda Vefat Oranlarımız İse Yüzde 58’den Yüzde 10’a, Entübe Hastalardaki Vefat Oranımız İse Yüzde 74’ten Yüzde 14’e Geriledi. Bu Başarıların Arkasında Bahsettiğim Hekimlerimizin Özen ve Dikkati, Tedavi Yaklaşımlarımız, Bilimsel Yaklaşımlar, Hekimlik Sanatının Ustalıkları Var.”
Gelişmelerin Hasta Kayıp Oranının Azalmasında da Aynı Derecede Etkili Olduğunu Aktaran Koca, “Türkiye’de Şu Ana Kadar Hasta Kayıp Oranı Yüzde 2,58’dir. Salgındaki Vefat Oranı İle Ülkemiz Avrupa Ülkeleri İçinde En Düşük Vefat Oranına Sahiptir. Dünyada 80’inci Sırada Yer Almaktadır. Bu Türk Tıbbının Başarısıdır.” Dedi.
Sağlık Bakanı Koca, Her Akşam, Günlük Koronavirüs Tablosunda Hızlı Bir İyileşme Gördüklerini Dile Getirerek, Olumsuz Her Göstergenin Gerilediğini, İyiye İşaret Eden Her Şeyin Daha Fazla Dikkat Çektiğini Söyledi.
Eğer Tedbirlere Uyulmayıp, Sokağa Çıkma Kısıtı İhlal Edilseydi, Gençler ve Büyükler Evde Kalmayı Görev Bilmeseydi, Kısıt Olmayan Günlerde Dışarı Çıkma İsteğine Direnilmeseydi Bugünkü Başarı ve İyimserliğin Yakalanamayacağını Kaydeden Koca, “Hepimizi Her Akşam Üzen Sonuçlarla Baş Başa Kalırdık. Sağlık Ordumuzun Başarısı da Sınırlı Kalırdı. Tedavideki Yeniliklerimiz İse Yeni Hastalar Üzerinde Uygulanır, Asıl Sonuca Hizmet Etmezdi, Büyük Başarının Kahramanı Sizlersiniz.” Değerlendirmesini Yaptı.
Hekimlerin ve Hemşirelerin İse Bu Başarıyı Kişi Başına Düşen Hekim ve Hemşire Sayısının Az Olmasına Rağmen Elde Ettiğini Dile Getiren Koca, “Sağlık Çalışanlarımıza Gösterdikleri, Salgın Sürecinde Göstermeye Devam Edecekleri Özveri İçin Daima Müteşekkiriz.” Diye Konuştu.
“Son 24 Saatte İyileşen Hasta Sayısının Yeni Tanı Konan Hasta Sayısından Artık İki Kat Fazla Olduğu Bir Noktadayız.” İfadesini Kullanan Koca, Koronavirüs Salgınına Karşı Şu Ana dek Kazanılan Başarının Üç Faktör Sayesinde Sağlandığını Belirtti. Koca, Şunları Kaydetti:
“Bu Faktörlerden İlki Tedbirlere Uyum Gösteren 83 Milyondur. Hayatınızı Salgın Hastalığın Zorunlu Kıldığı Yeni Şartlara Göre Tanzim Ettiniz, Size Minnettarım. Bu Faktörlerden İkincisi, Hastalarla Temas Etmiş Kişilerin Taranması, Yani Filyasyon Yönteminin Başarı İle Uygulanmasıdır. Filyasyonla Her Vakanın Temasları Bulunup, Gözetim Altına Alınmış, Hastalığın Kişiden Kişiye Yayılması Önlemiştir. Faktörlerden Üçüncüsü, Tedaviye Olabildiğince Erken Başlamamız, İlaç Kullanımında, Yoğun Bakımda Önemli Farklılıkları Ortaya Koymamızdır. Başta Hekimlerimiz Olmak Üzere Tüm Sağlık Personelimizin Canları Pahasına Gösterdikleri Çabadır, Çığır Açıcı Uygulamalara Gitmemizdir, Dünyada Benzeri Olmayan Hekimlerin, Onların Zekasıdır.”
Fahrettin Koca, Salgının Başlangıcında Türkiye’nin, Virüsün Ülkeye Girişini Geciktirebilen Az Sayıda Ülkeden Biri Olduğuna İşaret Ederek, İlk Günlerde Vakalarda Hızlı Bir Artış Görüldüğünü, Kayıpların Herkeste Büyük Üzüntüye Yol Açtığını, Hastalar İçin Endişe Duyduklarını, Salgına Karşı Birlikte Ciddi Önlemler Aldıklarını, Kararlı Olduklarını ve Bir Gün Bile Kontrolü Hastalığın Eline Vermediklerini Söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Liderliğinde Siyasi İradenin Tam Bir Koordinasyon İçerisinde Tedbirlere Destek Verdiğini Anlatan Koca, Özel ve Kamu Tüm Kurumların Bu Mücadelede Yerini Aldığını, Güçlü Sağlık Sistemi ve Fedakar Sağlık Personelinin Bu Süreçte Güvenli Dayanakları Olduğunu İfade Etti.
Virüsün Ülkeye Girişinin Beşinci Haftasından Sonra Mücadelede İzlenen Yöntemin Başarıya Ulaştırdığının Verilerle de Anlaşıldığını Belirten Koca, Şunları Kaydetti:
“Beşinci Haftada Hastalığın Seyri Değişti. Günlük Koronavirüs Tablosundaki Yeni Veriler, Bize Her Gün Umut Veriyor. Bu Umudu Sonuca Çevirmek Zorundayız. Unutmamalıyız 11 Mart’tan Bugüne Geldiğimiz Nokta Kesin Başarı Noktası Değildir. Önümüzdeki Günler, Eski Günlerin Aynısı Olmayacaktır. Başarı, Tedbirleri Artık Terk Edeceğimiz Bir Başarı Değildir, Tedbirlere Sarılmamızı Gerektiren Bir Başarıdır. Unutmamalıyız Günlük Koronavirüs Tablosunda Yeni Vaka Sayısı Henüz Sıfır Değildir. Aramızda Halen Virüsü Taşıyan, Yeni Tanı Konan İnsanlar Var, Olmaya da Devam Edecektir. Hastalık Bitmedi, O Halde Mücadele Devam Etmelidir. Elbette Hayat da Normale Yaklaşarak Devam Edecek. Bunun Sınırları Mücadelemizdeki Başarıya Bağlıdır. İnanıyoruz ki Her Gün Bir Önceki Günden Daha İyi Olacak. 83 Milyon İnsanımıza Sevgi ve Hürmetlerimi Sunuyorum.”
“PİK DÖNEMİNDE OLDUĞUMUZU SÖYLEYEBİLİRİM”
Koca, Normalleşme Süreciyle İlgili Takvimin Nasıl İşleyeceğine İlişkin Soru Üzerine, Bu Konunun Bütün Bakanlıklarla İlgili Olduğunu Söyledi. Bilim Kurulu’nun Daha Çok Tavsiye ve Öneride Bulunan Bir Kurul Olduğunu Belirten Koca, Bu Tavsiye ve Önerilerin Görüş Haline Getirilerek, Bir Karar Noktasına Gidildiğini Söyledi.
Bakan Koca, Normalleşmenin Hangi Tedbirlerle Yapılacağı İle İlgili Bilim Kurulu’ndan Birtakım Görüşler Alındığına İşaret Ederek, “Bunlar İlgili Birimlerde Tartışılarak, Daha Sonra Bu Kararlar Açıklanmış Olacak. Özellikle Bu Ay Boyunca Birtakım Tedbirleri Devam Ettirerek Nasıl Bir Normalleşme Yapılacağı İle İlgili Hazırlıklar Tamamlanınca Açıklamalar İlgililerce Yapılmış Olur.” Diye Konuştu.
65 Yaş Üzeri Vatandaşların Sokağa Çıkmalarına İlişkin Nasıl Bir Plan Oluşturulduğu Konusunda İse Bakan Koca, “65 Yaş İle İlgili Konu, Gündem Konusu Oldu. 65 Yaş Üstü Büyüklerimiz, Çınarlarımız Hiç Olmazsa Bir Kaç Saat Gezmeleri, Dolaşmaları, Araç Kullanmadan Yakın Mesafe Anlamında Yapılabilir Mi, Böyle Bir Serbestlik Söz Konusu Olabilir Mi, Diye Gündem Oldu. Bununla İlgili Daha Net Bir Öneriye Dönmedi. Bu da Bir Yaklaşıma Gelirse O Durumda Zaten Görüş Olarak Cumhurbaşkanımıza da Sunulmuş Olur. Karar Noktasına O Durumda Gelir, Diye Düşünüyorum.” İfadelerini Kullandı.
İngiltere’de, Çocuklar Arasında Son 3 Haftada Koronavirüsle Bağlantılı, Yoğun Bakımda Tedavi Gerektiren Yeni Bir Hastalığın Görüldüğü İfade Edilerek, Bu Konunun İngiltere Sağlık Bakanı İle Yaptıkları Görüşmede Gündeme Gelip Gelmediğinin Sorulması Üzerine Koca, “Bu Konu İle İlgili Gündem Olmadı. Herhangi Bir Hastalık Belirtisi ve Bulgusu Olan Bir Kişinin, Koronavirüsle Karşılaştığında, Onunla Enfekte Olabilirliği Söz Konusu. Önemli Olan Koronavirüsün Yaptığı, Bildiğimiz Etki Dışında Yaptığı, Etkiye Sebep Olup Olmadığı İle İlgili Benim Bir Bilgim Yok.” Dedi.
Koca, “Alınan Tedbirlerin Ardından Virüs İle İlgili Bulaş Oranı Değişti Mi? Avrupa Tedbirleri Gevşetti. Virüsün Bulaş Oranı Arttı Mı?” Sorusuna, “Bununla İlgili Yeni Bir Değişiklik Yok. Biz Bulaş Oranının Yüksek Olduğunu Biliyoruz. O Nedenle Teması Son Derece Önemli Görüyoruz. Temasın Korunmasını, Bu Dönemde Bulaşı Solunum Yoluyla Ağırlıklı Olduğu İçin de Maske Kullanımını Son Derece Önemsiyoruz.” Yanıtını Verdi.
“Vaka Sayılarında Pik Noktaya Ulaşıldı Mı? İkinci Dalga Riski Var Mı?” Sorusu Üzerine Koca, “Pik Döneminde Olduğumuzu Söyleyebilirim. Düşüş Trendine de Girdiğini Görüyoruz. Bunun Kalıcı Olması Önemli. O Nedenle de Bu Dönemde Özellikle Temas ve Mesafe Son Derece Önemli, Bu Anlamda Gerekli Tedbirlere Uyum Gösterilmezse Yeni Bir Pik Dalgasına Yol Açabilir. Şu An Bizim Gördüğümüz, Bu Tedbirlerle Pik Dalgasının Herhangi Bir Olabilirliğinin Olmadığını Söyleyebilirim.” Diye Konuştu.
“İSVEÇ’TEN GETİRİLEN TÜRK VATANDAŞININ İKİ ÇOCUĞU DA POZİTİF ÇIKTI”
İsveç’ten Ambulans Uçakla Getirilen Emrullah Gülüşken Adlı Hastanın, Kendisinin Hemşehrisi Olduğu İddialarının Hatırlatılması Üzerine Koca, Şunları Kaydetti:
“Benim Hiçbir Akrabalık Bağım Yok. Hiç Tanımıyorum. Aracı Olanlardan da Hiçbir Akrabam veya Tanışık Olduğum Biri Olmadı. Sosyal Medyadan Bu Bilgilendirme Yapıldı. Devamında Bu Bilgi Bana Ulaştı. Sayın İsveç Büyükelçimizle de Görüşerek, Bu Hastanın Türkiye’ye Getirilmesi Gerekiyor Mu, Diye de Konuştum. Kendileri Bu Hastanın Özellikle Türkiye’de Tedavi Edilmesinin Gerekli ve Uygun Olduğunu İfade Ettiler. Türkiye’ye Getirilmiş Oldu. Şu Anki Tedavi Durumu İse Ankara Şehir Hastanesinde Devam Ediyor. İki Gün Yoğun Bakımda Kaldı. Bu Hastanın Getirilmesinde En Büyük Sebeplerden Biri de Ciddi Bir Solunum Sıkıntısı Olmamasına Rağmen Altta Bir Kardiyak, Kalp Rahatsızlığının Olduğunun Söylenmiş Olmasıdır. Bizim Yaptığımız Takiplerle de Geçmiş Dönemde Muhtemelen Akut Romatizmal Ateş Dediğimiz Bir Tabloya Bağlı Kapak Sorunlarının Olduğunu Biliyoruz.”
Hastanın 3 Çocuğunun da Getirildiğini Hatırlatan Koca, “Büyük Kızında ve 10 Yaşında Olanda da Pozitif Görüldü. Bu, İsveç Tarafında Bilinen Bir Durum Değildi. Sadece Babanın Pozitif Olduğu Biliniyordu. İki Çocuğunda da Pozitif Çıktı. Küçük Olan 7 Yaşındaki Çocuğa Yapılan Testte Negatif Çıktı. İki Gün Sonra Servise Alınarak Takibi Yapıldı. Solunum Sıkıntısı Olmayan ve Takibi Yapılan Hastalarımız.” İfadelerini Kullandı.
Bakan Koca, Ambulans Uçakla Sadece İsveç’ten Hasta Getirilmediğine İşaret Ederek, “Bu Süreçte Daha Dün Rusya’dan Bir Tıp Öğrencisini Getirdik. Tedavisi Yapılmayan Bir Hastaydı. Bize Talebi Yapıldığında, Endikasyon Gereği Getirmiş Olduk. Bir Hafta Önce Fransa’dan 33 Yaşında Solunum Cihazından Çıkarılmak İstenen Bir Hastayı Getirdik. O Hasta Dün İtibarıyla Solunum Cihazından Çıkarıldı. Konya’da Bir Hastanemizde, Şu An Tedavi Altında. Bu Hasta da Bir Siyasi Partimizin Başkanı Tarafından Aracı Olunarak Getirilen Bir Hastaydı. Bu Anlamda Biz Dünyada Devlet Tarafından Ücreti Karşılanarak, Vatandaştan Para Almadan Hava Ambulansı Hizmeti Veren Tek Ülkeyiz.”
’83 MİLYONUN BU MÜCADELENİN İÇİNDE YER ALMASI GEREKİYOR’
İsviçre’de Koronavirüs Tedavisi Gören Bir Türk Kadınının Türkiye’ye Gelmek İstemesine İlişkin Talebinin Sorulması Üzerine Koca, Hastanın Durumununun Sürekli Takibiyle İlgili Yapılan Görüşmelere Yönelik Cep Telefonu Mesajlarını Okudu.
Pazar Gününden İtibaren Hastayla İlgili Bilgi Aldıklarını, Söz Konusu Kişi, Kardeşi ve İki Çocuğunun Kovid-19 Olarak Değerlendirildiğine Yönelik 7 Nisan’da Tanı Konulduğunu Anlatan Koca, Başkonsolosluğun Onlarla Devamlı Görüştüğünü, Birkaç Gün Önce de Türk Bir Hekime Muayene Edildiklerini Bildirdi.
Koca, Hekimin, Ailenin Durumunu Kötü Olarak Nitelendirmediğini ve Şu An İçin Uçak Ambulansla Türkiye’ye Getirilmelerine Gerek Olmadığı Görüşünü Paylaştığını Aktardı. Bugün De Ailenin Sağlık Kontrolünde, Türk Hekimin Yaptığı Muayenede Tomografi de Çekildiğini Belirten Koca, Hekimin “Yapılan Tıbbi Tetkik ve Görüntüleme Sonuçlarına Göre, Yasemin Özkeser Yaman, Kadir Özkeser, Furkan Kapaklıkaya, Enes Kapaklıkaya Adlı Kişilerin Genel Sağlık Durumları Hastaneye Sevk Edilmeyi Gerektirmemekte Olup, İsviçre’de Yapılan Bütün Tedaviler Yeterlidir. Türkiye’ye Sevk Endikasyonu Yoktur.” Şeklindeki Raporunu Okudu.
Salgınla Mücadeleyi, Siyaset Üstü Yapmaya Gayret Gösterdiklerini Vurgulayan Koca, “83 Milyonun, Bu Mücadelenin İçinde Yer Alması Gerekiyor. Hiç Kimsenin Mücadelenin Dışında Kalmaya Hakkı Yoktur. Dolayısıyla Üzerimize Düşen, Bakanlık Olarak Yapılması Gereken Ne İse Gereğini Yapma Noktasında Bir Gayret İçinde Olduk. Lütfen Bu Konuları Siyasete Alet Etmeyelim, İstismar Etmeyelim.” Diye Konuştu.
TAŞIYICILIK VE YAYGINLIĞIN TESPİTİNE İLİŞKİN ÖRNEKLEM YÖNTEMİYLE ÇALIŞMA BAŞLATILDI
Bakan Koca, “Test Yapma Kriterlerinin Değişmesi, Hedefin, Sadece Hastayı Bulmak Değil Taşıyanı da Tespit Etmek Olması Gerektiği”ne Yönelik Görüşlerin Anımsatılarak, “Evlerde Test Yapmak Mümkün Olur Mu? Böyle Bir Planlama Gündeminizde Mi?” Sorusuna Karşılık, Şunları İfade Etti:
“Yapılmak İstenen Şu; Biz Toplumda Özellikle TÜİK’le Birlikte Yaygınlığı, Taşıyıcılığı, Varlığını Bilmek İstiyoruz. Bununla İlgili Örneklem Yöntemiyle Bir Çalışma Başlatıldı. Zannediyorum 3-5 Gün veya Bir Hafta İçerisinde Bu Konu da Netleşmiş Olur. Dolayısıyla O Durumda Toplumdaki Yaygınlık, Bulaştırıcılık ve Taşıyıcılık Durumuna Göre de Alınması Gereken Yeni Bir Tedbir Olup Olmadığı da Bilim Kurulu’nun Gündemine Gelmiş Olur. Bizler de Size Aktarırız.”
“DAHA AZ VAKA GÖRÜLEN BAZI İLLERİMİZDE TEDBİRLERİ BİRAZ DAHA GEVŞETEBİLİRİZ”
İstanbul Gibi Riskli Yerlerde, Vaka Sayıları Düşerken, Ek Tedbirlerin Uygulanıp Uygulanmayacağı ve İl İl Vaka Sayıları Sorulan Koca, “İstanbul İle İlgili Uygulanan Tedbirler Dışında Şu An Özel Bir Tedbirimiz Yok. Vakalarımızın Yüzde 60’a Yakını İstanbul’da. İstanbul, Ne Vuhan Ne Bir Avrupa Kenti Ne de Bir Amerika Eyaleti Gibi Olan Bir Yer Değil.” Dedi.
20 Milyona Yakın Nüfusu Olan İstanbul’un Yerleşiminin, Örneklediği Ülkelerden Çok Farklı Olduğuna, Bu İlde Torundan Dedeye Kadar Bir Arada Yaşamanın Fazlalığına İşaret Eden Koca, Sözlerini Şöyle Sürdürdü:
“Buna Rağmen 5. Haftada Türkiye’deki Vakaların Yüzde 60’ının Görüldüğü İstanbul’un Kontrol Altına Alınmış Olması Çok Büyük Başarı. Eğer Avrupa, İstanbul Kenti Gibi Bir Yeri Kontrol Etme Noktasında Şu An Yaptığını Yapmış Olsaydı, Herhalde Başka Bir Sonuçla Karşı Karşıya Kalırdı. Dolayısıyla Şu Dönemde İlave Bir Tedbiri Şu An Önermiyoruz. Ama Her Zaman Söylediğimiz Gibi, Teması, Mesafeyi ve İzolasyonu Son Derece Önemsiyoruz.
Bunun Dışında Önümüzdeki Dönem Daha Az Vaka Görülen Bazı İllerimizde Tedbirleri Biraz Daha Gevşetebiliriz. Bu Tamamen, Önümüzdeki Dönem Vaka Seyrine Göre Konuşulabilecek, Gündeme Alınabilecek, Bilim Kurulu’nun da Bu Anlamda Önerisini Alarak Yol Alabileceğimiz Bir Yaklaşım.”
“TOPLU ÇALIŞILAN YERLERDE TEST YAPILMASINI PLANLIYORUZ”
Bakan Koca, Açıklanan Test Sayılarına İlişkin Bir Başka Soru Üzerine, Bu Sayıların Kişi Bazlı Olduğunu Söyledi.
“İzinli Çalışan İş Yerleri Söz Konusu. Buralarda da Koronavirüs Belirtileri Gözüktüğü Söyleniyor. Filyasyon Sistemi Yerine Çalışan İş Yerleri İle İlgili Bir Test Yapılacak Mı?” Sorusuna Karşılık Koca, “İş Yerleri, Normalleşme Dönemi İle İlgili OSB’ler Dahil Olmak Üzere Birtakım Toplu Çalışılan Yerlerde Test Yapılmasını Planlıyoruz. Hatta Gebze’de Bu Anlamda Kurduk, Bunu da Yaygınlaştırmak İstiyoruz. Yani Birçok Sektörün Benzer Şekilde Test Yapılabilirliğini Sağlayarak Normalleşmeye Doğru Geçelim İstiyoruz.” Diye Konuştu.
“SAĞLIK ÇALIŞANI ENFEKTE SAYIMIZ 7 BİN 428”
Koca, Sağlık Çalışanları İçerisinde Koronavirüs Saptanan Vaka Sayılarına İlişkin Soruya, Şu Sözlerle Yanıt Verdi:
“Şu Dönemde Maalesef Enfekte Olan, Sahada Yoğun Özveri, Gayret ve Fedakarlıkla Çalışan Sağlık Çalışanlarımızın Sayısı Fazla Oldu. Toplam, Birilerinin Söylediği Kadar Değil Daha Fazlası Maalesef. Sağlık Çalışanı Enfekte Sayımız 7 Bin 428. Yani 1 Milyon 100 Bin Sağlık Çalışanımız İçinde 7 Bin 428 Kişi. Ortalama Vakalarımız İçindeki Oranı Yüzde 6,5’a Yakın. Avrupa’daki Ortalama Yüzde 10-11’lerde. Gönül, Bu Dönemde Hiçbir Çalışanımızın Enfekte Olmayıp, Hayatını Kaybetmemesini Dilerdi. Çalışanlarımız İçin Bu Dönemde Ne Yapmamız Gerekiyorsa Bir Gayretle Yaptığımızı Düşünüyorum. Hayatını Kaybeden, Hem Sağlık Çalışanlarımız Hem Bütün Vatandaşlarımıza Allah’tan Rahmet, Yakınlarına Başsağlığı ve Sabır Diliyorum.”
Sağlık Bakanı Koca, İstanbul Eczacı Odası’nın, İstanbul’da, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışanlar İle Herhangi Bir İş Yerinde SSK’lı Olarak Çalışanların Eczanelerden Dağıtılan Ücretsiz Maske Sisteminden Faydalanamayacağına İlişkin Açıklaması Sonrasında, Çalışanların Nasıl Maske Temin Edebileceğine Yönelik Soru Üzerine, Çalışanlar Dahil 20-65 Yaş Arası Herkese, Özellikle Belli Sayıda Çalışanı Olan İşletmelere Maske Gönderildiğini Vurguladı.
Koca, “Büyük İşletmelerle İlgili De Valilik Üzerinden Ayrıca Göndermiş Oluyoruz. Bu Anlamda ‘Göndermiyoruz’ Şeklinde Bir Yaklaşım Olmadığını Söylemek İstiyorum.” Dedi.
“Adana’da Yoğun Bakım Yatak Sayılarının Yetersiz Olduğuna” İlişkin İddiaların Anımsatılması Üzerine Koca, Şöyle Konuştu:
“Maalesef Bu Konu da Siyasetin Konusu Oldu. Adana İle İlgili Daha Önce de Söylemiştim, Daha Önce Verdiğim İfade Adana’daki Doluluk Oranıydı. Türkiye’deki Yatak Doluluk Oranı 10 Bin Kişide 28. Adana’da Kaç? Türkiye Ortalamasının Üzerinde Olan Yüzde 32. Yani Toplam 10 Bin Kişiye Düşen Yatak Sayısı, Türkiye’de 28 İken, Adana’da 32. Ortalamanın Üzerinde. Yoğun Bakım Yatağı Ne Durumda? Türkiye’de Özellikle 100 Bin Kişiye Düşen Yoğun Bakım Yatak Sayısı 49, Adana’da 63. Neresi Yeterli Değil?”
“MASKEYLE İLGİLİ ŞU AN, DAHA ÇOK ÜCRETSİZ OLMASI DÜŞÜNÜLÜYOR”
Bazı Vatandaşların Kod Gelmediği İçin Eczaneden Maske Alamamaktan Şikayet Ettikleri Aktarılarak, Maske Satışı Yasağının Kaldırılıp Kaldırılmayacağı Yönündeki Soru Üzerine Koca, Maskenin Türkiye’de Ücretsiz Dağıtılmasının Hedeflendiğini Belirtti.
Vatandaşın Maskeye Ücret Vermesini İstemediklerini İfade Eden Koca, “Dünyada da Bu Yaklaşımı Sergileyen Kimse Yok. Maske Üzerinde Ne Gibi Mücadelelerin Olduğunu da Biliyorsunuz. Maskeyle İlgili Herkese 20 İle 65 Yaş Arası Kod Gönderiliyor, Bu Kodla Maske Alınabiliyor. Dolayısıyla Bu Anlamda Kendilerine Kod Gitmemiş Vatandaşlarımızın Eczaneye Giderek Sormaları Gerekmiyor, Kendilerine Kod Geldiğinde Eczaneye Gitmelerini Önemsiyoruz. Bu Anlamda Sorun Olmadığını Söylemek İstiyorum. Maskeyle İlgili Şu An, Satışla Değil Daha Çok Ücretsiz Olması Düşünülüyor.” Diye Konuştu.
“HER RAKAMIN BİR CAN OLDUĞUNU UNUTMAYALIM”
Ölümlerle İlgili, Son Günlerde Siyasetin Konusu Yapılmaya Başlanan Bir Durum Olduğunu Belirten Koca, “Burada Her Rakamın Bir Can Olduğunu Unutmayalım.” İfadesini Kullandı.
Bu Rakamların, Mücadelede En Önemli Paya Sahip Vatandaşlardan Gizlenemeyeceğini Dile Getiren Koca, “Çünkü Siz Gizlediğiniz Rakamlarla Mücadelede Tedbirleri Vatandaştan Alamazsınız.” Dedi.
Ölüm Raporlarını Gurur Kaynağı Hekimlerin Hazırladığını, Onlara Güvenilmesi Gerektiğini Aktaran Koca, Geçen Yıl 1 Ocak-29 Nisan Arasında Ölüm Sayısının 160 Bin 888 Olduğunu, Bu Yıl Aynı Dönemdeki Ölüm Sayısının 163 Bin 191 Olarak Kayıtlara Geçtiğini İfade Etti.
Arada 2 Bin 303 Fark Bulunduğunu, Koronavirüsten Hayatını Kaybeden Kişi Sayısının İse 2 Bin 992 Olduğunu Belirten Koca, “Nerede Bu Hayal Ölümler? Lütfen Bu Konuyu İstismar Etmeyelim. Ölümlerin Kimlerin Yüreğini Nasıl Yaktığını Biraz Düşünelim.” Değerlendirmesinde Bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü’nün Kodlamasıyla, Bütün Dünyanın Verdiği Şekliyle Pozitif Vakaları Bildirdiklerini Ama Şüpheli Görülen, PCR’si Negatif Hastaları da Asla Tedaviden Mahrum Etmediklerini Vurgulayan Koca, Şunları Kaydetti:
“Onlara da Tedaviyi Aynı Şekilde Uyguluyoruz, Hatta Filyasyonu Uyguluyoruz Sahada. Fakat Dünya Sağlık Örgütü, 16 Nisan’a Kadar Bütün Dünyaya PCR’ı Pozitif Olan Vakaların Bildirilmesi Şeklinde Bir Kod Tanımlaması Yapmıştı. 16 Nisan’dan Sonra İse PCR’ı Yapılmayan Şüphelendiğiniz Vakalara Bir Kod Tanımlaması İlave Edildi, Özellikle PCR’ı Yapmayan Ülkeler İçin. Ülkemiz İçin de PCR’ı Yapılmamış Olan Bir Vaka Varsa ve Şüpheliyse Biz Onu da Zaten Pozitif Bildirmiş Oluruz. Dolayısıyla PCR’ı Yapılmış Olan ve de Negatif Olan Bir Vaka, Başka Sebepler Olabilir Diye Araştırılmalı, Pozitif Olan Vakalar PCR Yapıldıysa Bildirilmeli Şeklinde Genel Bir Kural. Bununla İlgili Dünya Sağlık Örgütü’ne 3 Gün Önce Biz Yine Yazı Yazdık, ‘Yanlış Mı Yapıyoruz?’ Diye. Dünya Sağlık Örgütü’nden 24 Nisan’da Bize Gelen Yazı Bununla İlgili Bir Sorun Olmadığı Şeklinde. Lütfen Ölümler Üzerinden Siyaset Yapmayalım. Bugüne Kadar Yapmadık, Çünkü Bu Mücadelenin Herkesi Kapsayacak Şekilde Yapılması Gerektiğine İnandık. Çünkü Bu Bir Salgındı, Bu Bir Sağlık Sorunuydu. Yılı Aylara, Günlere Bölerek Sayıların Verilmesi Hiçbir Şekilde Doğru Değil.”
Koca, Ayrıca Ölüm Rakamlarının Her Dönem Aynı Olmadığını Bazı Aylar 30 Bin Bazı Aylar 50 Bin Olabileceğini Sözlerine Ekledi.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: AFRİN’DEKİ KANLI SALDIRIYI HAZIRLAYAN PKK/YPG’Lİ TERÖRİST YAKALANDI