xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwinbetonred bizbet
DOLAR

33,2309$% 0.34

EURO

36,2864% 1.28

GRAM ALTIN

2.608,03%0,23

ÇEYREK ALTIN

4.231,00%0,63

BİST100

10.473,47%-3,01

BİTCOİN

1963135฿%-1.9886

ETHEREUM

91455Ξ%-4.87433

a

MHP GENEL BAŞKANI BAHÇELİ: İBRETİ ALEM İÇİN 104 EMEKLİ AMİRALİN RÜTBELERİ SÖKÜLMELİ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Şimdi Bu Bildiriye İmza Atanların Hesap Verme Vakti Gelmiştir. İbreti Alem İçin, 104 Emekli Amiralin Rütbeleri Sökülmelidir." Dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,  MHP TBMM Grup Toplantısı’nda Yaptığı Konuşmada, Bir Yılı Aşan Süredir Beşeriyetin Vahim Bir Salgının Pençesinde Adeta Kıvrandığını, Türkiye’nin Bütün İmkanlarını Seferber Ederek Tehlikeli Virüse Karşı Teyakkuz Halinde Olduğunu Belirtti.

“Maalesef Covid-19 Kaynaklı Vaka ve Vefat Sayısında Tedirgin Edici Bir Artış Gözlenmektedir.” Diyen Bahçeli, Mutasyonlu Virüsün Bulaşma Hızının Endişeleri Günbegün Kamçıladığını Söyledi.

Salgın Döneminin İnsan ve Toplum Hayatına, Siyaset ve Sosyal İlişkiler Ağına, Ekonomi ve Ticaret Alanına Yıkıcı ve Çok Yönlü Tesirleri Olduğunu Dile Getiren Bahçeli, “Bu Olumsuz Tesirleri En Aza İndirmek, Hazmedilebilir Seviyelere Çekmek Maksadıyla Devlet ve Hükümetimiz Yoğun Çaba Harcamaktadır. Sürece Destek Vermek, Arkasında Durmak, Vatan Sevgisiyle Mücehhez Her İnsanımızın Başlıca Sorumluluğudur. Maskeyi Kola Değil Ağza Takmak, Sosyal Mesafeyi Beklenen Ölçülerde Tutmak, Hijyen ve Temizlik Şartlarına Titizlikle Uymak Virüsle Savaşta En Önemli Kozumuzdur.” İfadesini Kullandı.

Aşılama Çalışmalarının Memnuniyet Verici Düzeylerde Olduğunu, Bu Çerçevede Disiplinli, Sistemli ve Şeffaf Bir Sürecin İlerleme Kaydettiğini Belirten Bahçeli, Sözlerini Şöyle Sürdürdü:

“Dünya Genelinde Hala Covid-19’un Tedavisinde Kullanılan Aşıya Erişim Zorluğu Yaşayan Ülkelerin Varlığı Biliniyorken, Türkiye’de Yapılan Aşı Sayısı 17 Milyonu Bulmuştur. Hatta Yerli Aşı Üretimi Konusunda Ümit Verici Gelişmeler Yaşanmaktadır. Bilinmelidir ki, Virüs Bizim İrademizden Daha Güçlü Değildir. Brezilya’da Günde 3 Bin Kişinin Öldüğü Düşünüldüğünde, Türkiye’mizin Hastalığa Karşı Nasıl Dirençli Olduğu, Nasıl Mücadele Ettiği Nesnel Gerçeklerle Ortaya Çıkacaktır. İnanıyorum ki, Güç Birliği Yaparak, İnanç Birliği Yaparak, Kurallara Harfiyen Uyarak Musallat Olan Musibeti Allah’ın İzniyle Yeneceğiz. Sağlık Bakanlığımıza Güveniyoruz. Doktorlarımızdan Hemşirelerimize, Hasta Bakıcılarımızdan Diğer Tüm Sağlık Çalışanlarımıza Kadar Virüsle Birebir Mücadele Eden Cesur Yüreklere Hem Minnet Duyuyor Hem de Fedakarlıklarını Takdir ve Tebrik Ediyoruz. Bugünleri Aşacağız, Virüse Asla Teslim Olmayacağız. Türkiye Haritası Kırmızıya Boyansa da Umutsuzluğa Kapılmayacağız.”

Bahçeli, Özellikle Covid-19’u Kutuplaşma Malzemesi Yapıp Karamsarlık ve Kuşku Aşılamak İçin Sürekli Faal Halde Bulunan Zillet Lobisine Türk Milletinin Prim Vermeyeceğini, Bu Siyaset Kalpazanlarına Aldırış Etmeyeceğini Söyleyerek, Şunları Kaydetti:

“Son Bir Yıl İçinde, İnsanüstü Emek Sarf Eden Sağlık Çalışanlarımız Neyi Eksik Bırakmış, Neleri İhmal Etmiş, Hangi Müdahalelerde Gecikmişlerdir? Türkiye’yi Kötü Göstermek İçin Fırsatçılık Yapan, Ahlaksızca Ganimet Avcılığına Soyunan Siyaset Virüslerini, Sorarım Sizlere, Kul Affeder Mi, Millet Hoşgörür Mü, Allah Bağışlar Mı? Neredeyse Türkiye’nin Hastalıktan Kırılmasını, Siyasi ve Ekonomik Kaosa Düşmesini, Demokrasi Dışına Sapmasını Heyecanla Bekleyen, Mesela CHP’nin, Mesela İP’in, Mesela HDP’nin Ülke ve İnsan Sevgisinden Bahsedecek Sütü ve Lokması Helal Tek Bir Kişi Var Mıdır? Dertte Yoklar, Tasada Yoklar, Çilede Yoklar, Sıkıntıda Yoklar Ama Sıra İstismara Geldi Mi, Sırayı İftira Yarışı Aldı Mı, Bunların Teker Teker Gizlendikleri Deliklerinden Çıktığını Herkes Görmekte ve Bilmektedir. Biz, Öylesine Adil ve Müşfik Bir Vicdana Sahibiz ki, Covid-19’u Polemik Konusu Yapıp Silah Gibi Kullananlara Bile Sağlık, Sıhhat ve Selamet Dilemekten Tereddüt Etmedik, Etmeyiz, Bundan Sonra da Etmeyeceğiz. Çünkü Biz Onlar Gibi Olmayacağız. Onlar Gibi Küçülmeyeceğiz. Türkiye’nin Covid-19’la Mücadelesine Gölge Düşürmeye Kalkışanlar Bize Göre Yüzsüzler Lobisidir.”

Karanlıktan Aydınlığa Taş Fırlatıp, “Virüs Döneminden İktidar Devşirir Miyim?” Diye Kirli Hesap Yapanların Mahcup ve Mağlup Olacağı Günlerin Çok Uzak Olmadığını Belirten Bahçeli, “Adımız Bir Olduğu Kadar Acımız Birdir. Acımız Bir Olduğu Kadar Sevincimiz Birdir. Sevincimiz Birse Sevgimiz Bindir. Nitekim Biz Türk Milletiyiz, Biz Büyük Bir Ülke Olan Türkiye’yiz. Ortak Hassasiyetlerde Bir Araya Gelemeyenlerin Aidiyet Bunalımıyla Malul, Ahlak Kriziyle Mahut, Akıl Tutulmasıyla Mahkum Olduklarını Her Ortamda Söyleyeceğiz, Bunların Pis Tezgahlarını Başlarına Geçireceğiz.” Dedi.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Bilim Kurulu Üyeleri ve Sağlık Çalışanlarına Teşekkür Ederek Üstün Başarılar Dileyen Bahçeli, “Kim Ne Söylerse Söylesin, Biz Hepsinin Yanındayız. Biz Türkiye’mizin Safındayız. Biz Sağlıklı Günlere Ulaşmanın Hedefindeyiz. Tefrikaya Kulağımız Kapalı, Tezvirata Sırtımız Dönüktür. Siyasi İşportacıların Oyunlarını Mutlaka Bozacağız. İnanırsak Yaparız, Yaparsak Geleceğimizi Perdelemek İçin Kuyruğa Girenleri Aramızdan Söküp Atarız. Duanın İffetine Güveniyoruz, Bilimin İtibarına Ümit Bağlıyoruz, Tıbbın İmkanlarıyla Yokuşların Aşılacağını Düşünüyoruz. Her Gecenin Bir Sabahı Vardır ve O Sabah Yaklaşmıştır. Allah’ın Rahmetinden Ümit Kesilmez. Başaracağız, Bir Musibetten Bin Hayrın Çıkacağını Hep Birlikte Görüp Yaşayacağız.” Şeklinde Konuştu.

Bahçeli, Montrö Tartışmaları, Kanal İstanbul Anlaşmazlıkları Derken, Türkiye’nin 4 Nisan’da 104 Emekli Amiralin Bir Nevi Muhtırasıyla Sarsıldığını İfade Etti.

“Öncelikle Şunu İfade Etmek İsterim ki 1936 Tarihli Montrö Boğazlar Sözleşmesi, Lozan Antlaşması’nın Tamamlayıcı Bir Halkası, Ayrılmaz Bir Parçasıdır. Aynı Zamanda Bizim Kırmızı Çizgimiz, Karadeniz’in Barış ve İstikrar Güvencesidir.” Diyen Bahçeli, Hiç Kimsenin de Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni Tartışmaya Açmadığını, “Feshedelim.” Demediğini Söyledi.

Türkiye’nin Kendi Egemenlik Sahasında İç Deniz Yolu Açmasının Montrö İle Bağının Nasıl Kurulduğunu Soran Bahçeli, “Bu Zorlama, Zeka Özürlü Yaklaşımın Failleri Herkesi Kendileri Gibi Aptal ve Ahmak Mı Zannediyorlar? Vehimlerinin ve Gizli Emellerinin Esiri Olan 104 Emekli Amiral Türk Demokrasi Tarihinin Kara Bir Lekesidir. Bu Lekeyi Temizlemek Demokrasinin, Hukukun ve Milli İradenin Tarihe Karşı Namus, Şühedaya da Vefa Borcudur.” Değerlendirmesini Yaptı.

Dünyanın Olağanüstü Bir Dönemden Geçtiği, Ülkeler Arası Cepheleşmenin Derinleştiği, Türkiye’ye Yönelik Husumet Bloğunun Kalabalıklaştığı Bir Zaman Aralığında, Demokrasi Düşmanlarına Yeşil Işık Yakan, “Gel Gel Yapan 104’lüklerin” Büyük Bir Suç İşlediklerini Dile Getiren Bahçeli, “Bu Suç Cezasız Kalamaz, Kalmayacaktır.” Dedi.

“Hayret Etmemek Elde Değildir, Mavi Vatanımızı Bu Çürüklerle Nasıl Savunmuşuz? Milli Egemenlik Haklarımızı, Bu Darbe Sevdalılarıyla Nasıl Muhafaza Etmişiz?” İfadesini Kullanan Bahçeli, “Bu 104 Emekli Amiral Bozuntusunu Bir Araya Getiren, Ortak Bir Bildiriye İmza Attıran, Gece Yarısı Muhtıra İçtimasına Sokan Asıl Motivasyon Nedir? İplerini Tutan Zihniyetin Eşkali ve Robot Resmi Kimleri Göstermektedir?” Diye Konuştu.

“BAL GİBİ DARBE ÇAĞRISIDIR”

Bahçeli, Bildirinin, Günübirlik Ve Lokal Bir Tepki Mi Bir Tür Kripto Haberleşme Mi Zincirleme Bir Reaksiyonun İlk Etabı Mı Olup Olmadığı Sorularının Üzerinde Durulması Gerektiğini Belirterek, Şöyle Devam Etti:

“Bize Göre 4 Nisan Çıkışını Detaylarıyla Ele Almak Şarttır. Bunlar Denizci Değil, Denizcilerin ve Denizciliğin Yüz Karalarıdır. Söz Konusu Muhtıra Emeklilikte Canı Sıkılan, Aksiyon Arayan, ‘Biraz da Adımızdan Söz Ettirelim’ Diyen Bir Grup Meczubun İşi Değildir. Bunları Deniz Nasıl Tutuyorsa, Hukuk da Öyle Tutmalı, Netice İtibariyle Cüretlerinin Bedelini Ödemelidirler.

Gece Yarısı Bildirisi Neyin Nesi, Hangi Mihrakların Sesidir? Bu Aklı Kim Vermiştir? Sağır Odalardaki Müşahitler Kimlerdir? Bu Emekli Amirallerin Madem Bazı Konularda Düşünce ve İtirazları Vardır, O Halde Resmiyette Faal Halde Olan 106 Partiden Birisine Katılarak Sabahtan Akşama Kadar Ahkam Kesip Laf Salatası Yapmalarının Önünde Esasen Bir Engel Olmayacaktır. Her Zeminde Görüşlerini Anlatabilmelerinin Önü Açıktır. Televizyonları Rahatlıkla Kullanma Hakları Vardır.

Akşamları Farklı Televizyon Ekranlarında Sahnelenen Tartışma Programlarında 3 Ya da 4 Emekli Askeri Görmek Adeta Moda, Adeta Alışkanlık Haline Gelmiştir. Ne Var Yani, Bunlara 104 Kişi Daha Eklenebilir, 104’ü de Sırayla Boy Gösterebilirlerdi. Bazı Sözde Hukukçular ve Çarpık Siyasetçiler Diyor ki ‘Emekli Amirallerin Yayımladığı Açıklama Bir Darbe Çağrısı Değil, Tam Tersine Bir Demokrasi Çağrısıdır.’ Neymiş, Düşünce ve İfade Özgürlüğüne Saygı Esasmış. Bu Çağrı Bal Gibi Darbe Çağrısıdır. Bu Bildiri Demokrasiyi Hedef Alan Torpidodur. Bu Bildiri Hukuk Gaspı, Milli İradeye Doğrultulmuş Silahtır.”

Bildiride, “Aksi Halde Türkiye Cumhuriyeti, Tarihte Örnekleri Olan, Bunalımlı ve Bekası İçin En Tehlikeli Olayları Yaşama Risk ve Tehdidiyle Karşılaşabilecektir.” Denildiğine İşaret Eden Bahçeli, “Buna ‘Demokrasi ve İfade Özgürlüğü’ Diyenler Vesayetçi Odaklar, Demokrasi Karşıtları, Emperyalizm Piyonları, Türkiye Düşmanları, Damgalı Darbe Çığırtkanlarıdır.” Dedi.

Bahçeli, Türk Milletinin, Akılları Sıra 15 Temmuz’un Rövanşını Almaya Çalışanlara, Ara Rejim Özlemiyle Yanıp Kavrulanlara Haddini Bildirecek Güce de Cesarete de Hamiyete de Fazlasıyla Sahip Olduğunu Vurgulayarak, Şunları Kaydetti:

“Hiç Kimse Sinir Uçlarımızla Oynamasın. Darbeler Sayfası Kapanmıştır. Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerimizi Hiçbir Alçak Tahrik Edemeyecek, Karanlık Bir Tünele Çekemeyecektir. Darbe Demek Uçurum, Hıyanet, Kan, Gözyaşı ve Mağduriyet, Tarihin Gerisine Düşmek Demektir. Darbe Heveslileri, Bildiri Başında Zaman Öldüren Hayasızlar, Muhtıracı Münafıklar, Elindeki Silahı Millete Çevirmeyi Aklından Geçiren Vatansızlar Önce Bizim Bedenimizi Çiğnemek Mecburiyetindedir. Ve Böylesi Bir An Geldiğinde Ya Şerefimizle Şehit Oluruz Ya da Şerefsizleri Birer Birer Toprağa Gömeriz.

Sayın Cumhurbaşkanımızın Yine Marmaris’te Bulunduğu Bir Zamanda, Kamuoyuyla Paylaşılan 4 Nisan Bildirisi Ayaklarımızın Altında Çiğnenmiştir. Şimdi Bu Bildiriye İmza Atanların Hesap Verme Vakti Gelmiştir. Bir Kez Daha Söylüyor ve Beklentimizi Açıklıyorum: İbretialem İçin 104 Emekli Amiralin Rütbeleri Sökülmelidir. Emeklilik Hakları Ellerinden Alınmalı, Emekli Maaşları Kesilmelidir. Bildiriyle İlgili Adli ve İdari Soruşturma Derinleştirilerek Tekemmül Ettirilmelidir. Arkasında Kim Var, Önünde Kimler Duruyor, Alayı Ortaya Çıkarılmalı ve Milletimize Teşhir Edilmelidir.”

Bahçeli, Bazı Amirallerin Açıklamasına Yönelik Muhalefet Partilerinin Sakat ve Sancılı Pozisyon Aldığını Belirtti.

İsmet İnönü’nün “Şartlar Tamam Olduğunda İhtilal Meşru Bir Haktır” Sözünün, “CHP’nin Engebeli Yol Haritası, Dağınık Ana Fikri, Esasen Tarihi Yanılgısı ve Yozlaşmış Düşüncesi” Olduğunu Söyleyen Bahçeli, “Darbeler Tarihi Bir Bakıma CHP Tarihidir. Darbelerle Yüzleşmek CHP’yle Yüzleşmektir. Statükocularla, Vesayetçi Mihraklarla Hesaplaşmak CHP’yle Hesaplaşmak Demektir.” İfadesini Kullandı.

Bahçeli, 15 Temmuz’a “Tiyatro” Diyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, 4 Nisan Bildirisine Karşı Duruşuyla da Kendilerini Şaşırtmadığını Dile Getirerek, Sözlerini Şöyle Sürdürdü:

“Be Hey Kendini Bilmez, Be Hey Demokrasiden Bihaber; 4 Nisan Bildirisinin Neresi Sahte Gündemdir? Sahte Olan Sen Misin Yoksa Gündem Midir? Ekmeğimize Kan Doğramak İsteyen Darbe Meraklılarına Daha Hangi Hallerde Tepki Göstereceksin? Soğan, Patates, Patlıcan Kadar; Milli İradenin Onuru, Hayat ve Varlık Hakları Yok Mudur? Kılıçdaroğlu’nun İskelesi Hasarlıdır, Rotası Savruktur, Dümeni Kırıktır, Pusulası Bozuktur, Çarmığı Kopuktur, Halatı Kesiktir, Güvertesi Göçüktür, Zihniyeti Batıktır.

104 Emekli Amiral Arasında Bulunan ve Güney Sınırlarında PYD’nin Olmasını İsteyen Muhtıracı Türker Ertürk’ü CHP’ye Alan, Parti Saflarına Katan, Heyecanla Yakasına Rozeti Takan Kimdir? CHP Yönetimi Bir Kere Daha Demokrasiyle Ters Düşmüştür. Bir Kez Daha Darbe Hasreti Çeken Çapulcularla Birleşmiştir. Ve 4 Nisan Bildirisinin Görünmeyen İmzası Kılıçdaroğlu’na Aittir.”

“104 ŞUURSUZ SADECE GEVEZELİK Mİ YAPMIŞTIR?”

MHP Genel Başkanı Bahçeli, CHP ve İYİ Partili Bazı Yöneticilerin, Bazı Amirallerin Açıklamasıyla İlgili Değerlendirmelerine de Tepki Göstererek, “4 Nisan Bildirisine Tepki Göstermek, İtiraz Etmek İçin Daha Neyin Olması Beklenmektedir?” Diye Sordu.

CHP Yönetiminin, “Demokrasi İçin Ağır Bir Tehdit, Türkiye Siyasetinin Ayrık Otu, Çıbanbaşı Olduğunu” Savunan Bahçeli, Şunları Kaydetti:

“CHP Yönetimi, Darbeci Genetiğini, Cuntacı Özelliklerini Saklamakta Beis Görmeyen Faziletsiz, Faşist ve Fuzuli Bir Zihniyetten Başkası Değildir.

İP Yönetiminin Trajik ve Tenakuz Dolu Açıklamaları İse Rezaletin Daniskasıdır. ‘Hıyarım Var’ Diyene Tuz Alıp Koşan İP’in Başkanı İse 104 Emekli Amirali Zevzeklikle, Yani Gevezelikle Suçlamıştır. Bu İfadeler Hüsran Vericidir. Yani Demokrasiyi Karalamak, Kundaklamak ve Kapısına Kilit Vurmak İçin Altyapı Çalışması Yapan 104 Şuursuz Sadece Gevezelik Mi Yapmıştır? Bu Nasıl Bir Açıklamadır? Bu Nasıl Bir Lakaytlıktır? İP’in Başkanı, Zevzek Arıyorsa, Önce Etrafını Kolaçan Etmelidir. Şu Anda Meclis Grubunda Değil, Parti Yönetiminde Bu Zevzeklerden Bol Miktarda Bulunmaktadır. 4 Nisan Bildirisine ‘Zevzeklik’ Demek Asıl ve Su Katılmamış Zevzekliktir. Darbe Heveslileri Zevzek Değil, Zillettir, Zelildir, Demokrasi Muhalifidir. CHP İle İP Tencere Kapak Misali, Yuvarlana Yuvarlana Birbirlerini Bulmuşlardır. 4 Nisan Bildirisine Karşı Milletin Yanında Duramayanlar, Zulmün Yanındadır. 4 Nisan Bildirisine Karşı, Amasız Fakatsız Cümle Kuramayan Kim Varsa; PKK İttifakında Kucaklaşan, Terörist Demirtaş’a Övgüler Yağdıran, FETÖ’ye Toz Kondurmayan Siyasi Kadavralardır. Cumhur İttifakı Olarak, Allah Şahit Bunlarla Sonuna Kadar Mücadele Edeceğiz.”

“BU AZİZ VATANDA BULUNMAMIZIN DA USUL EKSİKLİLERİ VAR MIDIR?”

Bahçeli, Anayasa Mahkemesine Gönderilen HDP’nin Temelli Kapatılması Hakkındaki İddianamenin, Eften Püften Bahanelerle, Usul Eksiklikleri Gerekçe Gösterilerek İade Edildiğini Söyledi. Bahçeli, Terörle Mücadele Kararlılığının Zirve Yaptığı, Güvenlik Güçlerinin Can Pahasına Mücadele Ettiği Bir Süreçte, Anayasa Mahkemesinin “HDP’yi Arkalayan Ve Kollayan Tutumunun”, Kendi Nazarlarında Hükümsüz, Milli Vicdanda Yok Hükmünde Olduğunu Kaydetti.

Dağda Elde Edilen Stratejik ve Tarihi Üstünlüğü, TBMM’de Kaybettirmeye Hiç Kimsenin Hakkı Olmadığını Dile Getiren Bahçeli, Anayasa Mahkemesinin Adil ve Hakkaniyetli Bir Karar Vermediğini Öne Sürdü.

Bahçeli, “Bu Mahkeme Üyelerine Soruyorum; Bu Aziz Vatanda Bulunmamızın da Usul Eksiklileri Var Mıdır? Bölücü Terörle Mücadelenin Usul Sorunlarını da Tespit Ettiniz Mi? Bugün HDP İddianamesini, Usul Eksikleri Var Diyerek Gerisin Geriye Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İade Eden Zevat, Bir Saatliğine de Olsa Dağda, Ovada Ya da Sınır Ötesinde Hainlerin Karşılarına Çıkabilecek Yürekliliği Gösterebilecekler Midir?” Sorularını Yöneltti.

“ANAYASA MAHKEMESİ AYET HÜKMÜ DEĞİLDİR”

Milletin Çığlığına Bigane Kalan, HDP’ye Zaman Kazandıran Anayasa Mahkemesinin, Devletin Ülkesi ve Milletiyle Bölünmez Bütünlüğünü Umursamadığını, Böylesi Bir Hassasiyeti de Taşımadığını Savunan Bahçeli, “Halen Anayasa Mahkemesi Başkanlığı Makamını İşgal Eden Şahsın, Geçmişte Polis Akademisi Başkanıyken, 1 Ağustos 2009’daki PKK Açılımına Nasıl Ev Sahipliği Yaptığını, 12 Kötü Adamı Nasıl Ağırladığını, O Görevdeyken Hangi Şaibeli İşlere Karıştığını Biz Gayet İyi Biliyoruz. O Tarihlerde Polis Akademisinde Sözde Kürt Çalıştayı Düzenleyen Zat, Bugünün Anayasa Mahkemesi Başkanı’dır. Bu Şahsın HDP Duyarlılığı, İhanet ve Çözülmeye Teşneliği Yeni Bir Vaka Değildir.” Değerlendirmesinde Bulundu.

Bahçeli, “Anayasa Mahkemesinin Mevcut Haliyle Milletimizin Vicdanında Karşılığı Yoktur ve Mahkeme Başkanı’nın Tarafsızlığı Söz Konusu Değildir. Bu Mahkemenin Kapısına Kilit Vurularak Yeni Baştan Yapılandırılması Bir Adalet, Siyaset ve Demokrasi Sorumluluğudur” İfadelerini Kullandı.

“Anayasa Mahkemesi Ayet Hükmü Değildir.” Diyen Bahçeli, Sözlerini Şöyle Tamamladı:

“Zamanın Ruhuna, Milletimizin Beklentilerine Müzahir Şekilde Yapısı Değişebilecek, Daha Verimli, Daha Etkin Çalışması Sağlanabilecektir. Hiç Kimse Bize Durum Hatırlatması Yapmasın, Biz Neyin Ne Olduğunun Farkındayız. Bu Nedenle Anayasa Mahkemesi Bugünkü Haliyle Devam Edemez, İnandırıcılığından ve Güvenirliğinden Bahsedilemez. Türk Milleti Yeni ve Tarihi Özelliklerine Uygun Bir Yüksek Mahkeme Kurmaya Muktedirdir, Buna da Hakkı Vardır. Anayasa Mahkemesinin Kapatılmasıyla İlgili Teklifimizi Sulandırmaya Çalışanları, Bu Görüşümüzün Yalnızca Bizi Bağlayacağını İfade Edenleri Şaşkınlıkla İzlediğimizi, Alayının Sözlerini Not Ettiğimizi, Sırası Geldiğinde Önlerine Koyacağımızı Herkesin Bilmesinde Yarar Olacaktır.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının İade Edilen İddianameyi Vaki Eksiklikleri Gidererek Süratle Anayasa Mahkemesine Tekrar Göndereceğini, Usul Açısından İlgili Mahkemenin İddianameyi İade Hakkının Artık Bulunmadığını Açık Seçik İfade Etmek İsterim.

PKK’nın Siyaset Ayağı HDP Kapatılmalıdır. Bölücülüğe Neşter Vurulmalıdır. Terörün Kökü Kurutulmalıdır. Hainlere Merhamet, Mazlumlara İhanettir. CHP’nin, HDP’nin Kapatılmasına Karşı Çıkması, ‘Dokundurmam’ Diye Feryat Figan Etmesi Sonuçsuzdur, Adalet Terazisi Zilletin Ağırlığını Asla Çekmeyecektir. Kılıçdaroğlu, Çok Meraklıysa, Olağanüstü Kongreyi Toplamalı, HDP’nin CHP’ye Katılımını Sağlamalıdır. Hodri Meydan, Cesareti Varsa Buyursun Denesin, HDP’yle Yasak İlişkiyi Resmi Bir Birlikteliğe Dönüştürsün, Elbette Bunun Vebaline de Sonuna Kadar Katlansın.”

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

SAĞLIK BAKANI KOCA: BİLİM KURULU SİYASİ RANT MALZEMESİ DEĞİLDİR

HIZLI YORUM YAP