xslot trbet tarafbet orisbet betturkey betpublic bahiscom betebet betlike mariobet betist 1xbet trendbet istanbulbahis zbahis royalbet betwild alobet aspercasino trwinbetonred bizbet
DOLAR

33,2309$% 0.34

EURO

36,2864% 1.28

GRAM ALTIN

2.608,03%0,23

ÇEYREK ALTIN

4.231,00%0,63

BİST100

10.473,47%-3,01

BİTCOİN

1963135฿%-1.9886

ETHEREUM

91455Ξ%-4.87433

a
  • Selam Tuzla
  • TÜRKİYE HABERLERİ
  • CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: DOĞU AKDENİZ’DEKİ, EGE’DEKİ FAALİYETLERİMİZİN ÖZÜNDE HAK VE ADALET ARAYIŞI VARDIR

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: DOĞU AKDENİZ’DEKİ, EGE’DEKİ FAALİYETLERİMİZİN ÖZÜNDE HAK VE ADALET ARAYIŞI VARDIR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Doğu Akdeniz’deki, Ege’deki Faaliyetlerimizin Özünde Hak Ve Adalet Arayışı Vardır.” Dedi.

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre Ve Kültür Merkezi’nde Düzenlenen “2020-2021 Adli Yıl Açılış Töreni”Ndeki Konuşmasına, Yeni Adli Yılın, Yargı Mensupları Başta Olmak Üzere, Ülke Ve Millet İçin Hayırlara Vesile Olmasını Dileyerek Başladı.

Yeni Adli Yılda Hakimlere, Savcılara, Avukatlara Ve Adalet Sisteminin Tüm Taraflarına Başarı Temennisinde Bulunan Erdoğan, Vazifeleri Başında Hayatlarını Kaybeden Hakim Ve Savcılara Da Allah’tan Rahmet Diledi.

Erdoğan, Bin Yıldır, Vatanın Bekası İçin Gözlerini Kırpmadan Canlarını Veren Tüm Şehitleri De Rahmetle Yad Ederek, “Ülkemizin Ve Milletimizin İstiklali Ve İstikbali, Güvenliği, Huzuru, Gelişmesi, Büyümesi, Güçlenmesi İçin Vazife İcra Eden Tüm Kamu Personeline Teşekkür Ediyorum. Rabbimden Ülkemizi Her Türlü Beladan, Musibetten, Afetten Korumasını, Yürüttüğümüz Mücadeleleri Zaferle Neticelendirmesini Diliyorum.” İfadesini Kullandı.

Mahkeme Salonlarının Duvarlarında Yazan “Adalet Mülkün Temelidir.” Sözünü Hatırlatan Erdoğan, “Hazreti Ömer’e Atfedilen Bu Söz, Devletin Orduyla Değil, Parayla Değil, Petrolle-Doğal Gazla Değil, Sanayiyle-Ticaretle Değil, Adaletle Yaşadığını Belirtiyor. Çünkü Adaleti Tam Manasıyla Tesis Ettiğinizde, Diğer Her Şey Zaten Kendiliğinden Gelişecek, Yaşayacak, Ülkeyi Ve Toplumu Kuşatacaktır. Tarihin Her Döneminde Adaletin Üzerinde En Çok Durulan Ve Tartışılan Kavram Olmasının Sebebi De Budur.” Diye Konuştu.

Erdoğan, Kur’an-I Kerim’de Ve Kutsal Kitaptan İlhamla Vaaz Edilen Tüm Görüşlerde Adaletle Davranmanın, Hükmetmenin, Adaleti Gözetmenin Önemine Vurgu Yapıldığına Dikkati Çekerek, Şöyle Devam Etti:

“Mesela, Araf Suresinde Allah’ın Adaletle Davranmayı Emrettiği, Maide Suresinde Rabbimizin Adaletle Hüküm Yürütenleri Sevdiği Belirtilmektedir. Her Cuma Günü Hutbede Okunan, Nahl Suresinin 90’ıncı Ayetinde, ‘Şüphesiz Allah, Adaleti, İyilik Yapmayı, Yakınlara Yardım Etmeyi Emreder, Hayasızlığı, Fenalığı Ve Azgınlığı Yasaklar.’ Buyrulmaktadır. Geçmişten Bugüne İsimleri Tarihe Altın Harflerle Kazınan Devlet Yöneticilerine, Mücadele İnsanlarına Baktığımızda, Hepsinin De En Başta Gelen Vasfının Adalet Konusundaki Hassasiyeti Olduğunu Görüyoruz. İnsanlığa Işık Tutan Filozofların Önemli Bir Kısmı Da Adaleti ‘Erdemlerin En Şereflisi, Milletlerin Gıdası’ Olarak Tarif Etmektedirler. Sizler, İşte Böylesine Ulvi Bir Vazife İcra Ediyorsunuz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hakimler, Savcılar, Avukatlar Ve Adalet Teşkilatımızda Görev Yapan Her Bir Kişinin Bu Şuurla Vazifesini Yürüttüğüne Olan İnancını Dile Getirerek, “Elbette Böylesine Hayati Bir Vazife, Aynı Zamanda Çok Büyük Sorumluluk, Çok Büyük Vebal Üstlenmek Anlamına Geliyor. Her Kamu Görevi Kendine Göre Önemlidir Ama Adaletin Tesisi İçin Çalışmak Bambaşka Bir Mana Taşıyor. Bu Ağır Yükü Başarıyla Omuzlayan, Kalbini Ve Zihnini Sadece Ve Sadece Adaletin Tecellisine Adayan Sizlerin Her Birine, Ülkem Ve Milletim Adına Şükranlarımı Sunuyorum.” Şeklinde Konuştu.

“TÜRKİYE, HER PLATFORMDA HAK VE ADALET TALEBİNİ DİLE GETİRİYOR”

Adaletin İnsanlığın Varlığı Ve Geleceği İçin Bu Kadar Önemli İken, Günümüzde Dünyanın Dört Bir Yanından Zulüm Altında İnleyen Mazlumların, Mağdurların, Gariplerin Feryatlarının Yükseliyor Olmasının Ayrı Bir Tenakuz Olduğunu Belirten Erdoğan, Şunları Kaydetti:

“Kendilerini Büyük, Güçlü, Müreffeh, Yenilmez Olarak Gören Kimi Devletlerin, Diğerlerine Karşı Sergiledikleri Zalimlikleri Örtmeye Artık Siyasi Ve Diplomatik Laf Cambazlıkları Da Yetmiyor. Demokrasiye, Güvenliğe Ve Refaha Sadece Dünyanın Belli Toplumlarının Sahip Bulunduğu, Diğerlerinin Onlara Hizmet Dışında Önem Taşımadığı Çarpık Anlayış Artık İfşa Olmuştur. Adalet Talebi, Dünyanın En Ücra Köşelerine Kadar Tüm Toplumların Bünyelerinde Filiz Salmaktadır. Türkiye, İnsanlığın Bu Ortak Özleminin Sözcüsü Olarak, Her Platformda Hak Ve Adalet Talebini Dile Getiriyor. Birleşmiş Milletler Kürsüsünden, Salondaki 200’e Yakın Ülkenin Temsilcilerinin Gözlerinin İçine Bakarak İfade Ettiğimiz, ‘Dünya 5’ten Büyüktür’ İtirazı, Bunun En Somut Ve Çarpıcı Örneklerinden Biridir.”

 

“TAM BİR MODERN SÖMÜRGECİLİK ÖRNEĞİ”

Suriye’den Libya’ya Kadar Fiilen Sahada Oldukları Her Yerde Aynı İnanç Ve Taleple Çalışmaları Yürüttüklerini Belirten Erdoğan, “Doğu Akdeniz’deki, Ege’deki Faaliyetlerimizin De Özünde Hak Ve Adalet Arayışı Vardır. Türkiye’yi 780 Bin Kilometrekarelik Devasa Büyüklüğüne Bakmadan, 10 Kilometrekarelik Bir Ada Üzerinden Kıyılarına Hapsetme Girişimi, Haksızlığın Ve Adaletsizliğin En Açık İfadesidir. Çevresindeki Her Ülkenin Hakkı Olan Akdeniz’in Zenginliklerinin Üzerine Adeta Çökme Çabası, Tam Bir Modern Sömürgecilik Örneğidir.” Diye Konuştu.

“Tarih Boyunca, Hep Başkalarının Arkasına Saklanarak Varlığını Sürdürmüş Bir Devleti Önümüze Atarak, Kendi Gizli Emellerini Gerçekleştirmeye Çalışanların Yaptıkları Da En Büyük Adaletsizliktir.” İfadesini Kullanan Erdoğan, Şöyle Devam Etti

“Biz Artık Bu Gölge Oyunundan Bıktık. Kendine Bile Hayrı Olmayan Bir Devleti, Türkiye Gibi Bölgesel Ve Küresel Bir Gücün Önüne Atıp, Yem Etmeye Çalışmak Artık Komik Kaçmaya Başladı. Asırlardır Afrika’dan Güney Amerika’ya Kadar Sömürmedik Yer, Katletmedik Toplum, Zulmetmedik İnsan Bırakmayanların Devri Sona Eriyor. Ne Yaparlarsa Yapsınlar, Bu Adalet Uyanışını Durduramayacaklardır. Ülkemizin Bu Konudaki Öncülüğü Sadece Kendi Adına Değil, Tüm Mazlumlar Adınadır.”

“BÖLGEMİZDEKİ GÜVEN VE HUZUR ARAYAN HERKESE KAPIMIZI AÇIYORUZ”

Osmanlı Gibi 600 Yıllık Bir Devin Külleri Üzerinde İnşa Edilen Cumhuriyetin 100’üncü Yılına Yaklaşırken, Coğrafyadaki Bin Yıllık Varlığa Daha Da Sıkı Sarılmakta Kararlı Olduklarının Altını Çizen Erdoğan, Şu Değerlendirmeyi Yaptı:

“Medeniyetimizin Ve Tarihimizin Bize Bıraktığı Mirası Çok Daha İleriye Taşıyarak, Evlatlarımıza Büyük, Güçlü, Adil Ve Müreffeh Bir Gelecek Bırakmak İçin Gece-Gündüz Çalışıyoruz. Türkiye’nin Her Başarısının, Kalbini Ve Gözünü Bize Yöneltmiş Tüm Dostları Ve Kardeşleri İçin De Yeni Bir Ümit Işığı Yaktığımızı Biliyoruz. Gücümüzün Sadece Kendimizi Düşünmekten Ve Kendimiz İçin Çalışmaktan Değil, Arkamızdaki Bu Geniş Destekten De Kaynaklandığının Gayet İyi Farkındayız. Bunun İçin Bölgemizde Güven Ve Huzur Arayan Herkese Kapımızı Açıyoruz.

Bunun İçin Dünyanın Neresinden Bir Feryat Yükselirse, Tüm İmkanlarımızla Oraya Yöneliyoruz. Bunun İçin Her Platformda Hak Ve Adalet Talebimizi En Yüksek Sesle Dile Getiriyoruz. Rabbim De Bu Hasbi Ve Samimi Duruşumuzun Mükafatı Olarak, Her Alanda Önümüzü Açıyor, Tuzakları Bozuyor, Gücümüze Güç Katıyor. Husumet Cepheleri Ne Kadar Birleşirse Birleşsin Bu Yükselişi Durduramayacaklardır. İstiklal Marşı ‘Korkma’ Diye Başlayan Ve ‘Hakkıdır, Hakk’a Tapan Milletimin İstiklal’ Diye Biten Bir Milleti Yolundan Döndürebilecek Hiçbir Güç Tanımıyoruz.”

Türkiye’nin Dostluğunun Kıymetini Bilenlerin, Her Geçen Gün Çoğalacağından Emin Olduklarını Vurgulayan Erdoğan, “Yeter Ki Biz Kendi İçimizde Sağlam Duralım. Yeter Ki Biz Millet Olarak Birliğimize, Beraberliğimize Sahip Çıkalım. Yeter Ki Biz Tüm Kurumlarımızla Devletimizi Hak Ve Adalet Üzere Ayakta Tutalım. Yeter Ki Biz Alametifarikamız Olan Değerlerimizden Taviz Vermeyelim. Yeter Ki Medeniyetimize Ve Tarihimize Sıkı Sıkıya Sarılalım. Gerisinin Kendiliğinden Geleceğinden, Zorlukların Kolaya Döneceğinden, Düşmanlıkların Dostluğa Evirileceğinden Şüphe Duymuyoruz.” Dedi.

“DÜNYADA, DEVLET GEÇMİŞİ BİZİMKİ KADAR ESKİ PEK AZ MİLLET VAR”

Dünyada, Devlet Geçmişi Türkiye Kadar Eski Ve Geniş Bir Coğrafyaya Yayılan Pek Az Milletin Bulunduğunu Dile Getiren Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Forsunda Temsil Edilen 16 Devletin Yanında, Kurulan İrili Ufaklı Pek Çok Devletin Tarih Kitaplarında Kayıtlı Olduğuna İşaret Etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anadolu’da Da, Malazgirt Zaferi’nin Ardından, Selçuklu İle Başlayıp Çeşitli Beyliklerle Devam Eden, Osmanlı İle Zirveye Çıkan, Cumhuriyet İle Günümüze Ulaşan Devletler Silsilesine Sahip Olunduğunu Belirterek, Şunları Kaydetti:

“Coğrafyamızdaki Son 200 Yılımız, Hem Çok Büyük Kayıplar Hem Çok Büyük Zaferler Hem De Yönetim Sistemi Arayışlarıyla Geçmiştir. Tanzimat’tan Meşrutiyet’e Tüm Adımlar, Bu Sürecin Bir Parçasıdır. Avrupa’da Başlayıp Dünyayı Saran Modern Yönetim Sistemini Bünyemize Adapte Etme Gayretlerinin En Keskin Noktası, Cumhuriyetin İlanıdır. Osmanlı’yı, Sevabıyla Ve Günahıyla Tarihin Tozlu Raflarına Kaldırıp, Milli İradenin Üstünlüğü Üzerine Kurulu Yeni Yönetim Sistemimizi Hayata Geçirme Sürecimiz De Kendi İçinde Oldukça Sancılı Geçmiştir. Çok Partili Hayata Geçtikten Sonra Maruz Kaldığımız Darbe, Cunta, Muhtıra Tecrübeleri Bize Ağır Siyasi, Sosyal, Ekonomik Maliyetler Getirmiştir.

Gelişmiş Ülkelerin En Büyük Atılımlarını Yaptıkları Dönemlerde, Biz Kendi İç Çekişmelerimiz Ve Kavgalarımızla Uğraştığımız İçin, Pek Çok Fırsatı Kaçırdık. Vesayetin Ağır Baskısı, Demokrasiden Sanayiye Kadar Her Alandaki Atılımlarımızın Önünü Keserek, Enerjimizi Ve Vaktimizi Heba Etti. Devlet İle Millet Arasındaki Değer, Anlayış, Uygulama Farkı, Milli İradenin Üstünlüğü İlkesinin Tam Manasıyla Hayata Geçirilmesine Engel Oldu. Uzun Ve Zahmetli Bir Mücadele Döneminin Ardından, Yeni Bir Yönetim Sistemine Geçerek, Bu Alanda Daha Üst Bir Kulvara Çıkmayı Hamdolsun Başardık.”

Erdoğan, “Amacımız, Güven Veren Ve Erişilebilir Bir Adalet Sistemini, Tüm Kurum Ve Kurullarıyla Tesis Etmektir.” Şeklinde Konuştu.

“İNSAN HAKLARI EYLEM PLANI’NI BU YIL İÇİNDE NETİCELENDİRMEK İSTİYORUZ”

Halen Çalışmaları Süren İnsan Hakları Eylem Planı’nı Bu Yıl İçinde Neticelendirmek İstediklerini Dile Getiren Erdoğan,”Bu Planın Hayata Geçmesiyle, Ülke İçinde Ve Uluslararası Alanda Maruz Kaldığımız Pek Çok Sıkıntıyı Çözeceğimize İnanıyorum.” İfadesini Kullandı.

Erdoğan, “Adaletin Tüm Kurum Ve Kurallarıyla İşlemesini Temin İçin Yaptığımız Reformları Önümüzdeki Dönemde De Sürdüreceğiz.” Dedi.

“YARGININ HİÇBİR UNSURU, HERHANGİ BİR İDEOLOJİNİN EMRİNE GİREMEZ”

“İstanbul Barosu’na Asılan Pankartın, Şehidimizin (Savcı Mehmet Selim Kiraz) Kemiklerini Sızlatmanın Ötesinde Anlamları Olduğunu Düşünüyoruz.” Diyen Erdoğan, Şunları Kaydetti:

“Diğer Kurumlarda Terör Örgütleriyle Böylesine İçli-Dışlı Olan Kişiler Nasıl Mesleklerinden Men Edilebiliyorsa, Avukatlar İçin De Böyle Bir Yöntemin Gerekip Gerekmediği Tartışılmalıdır. Şehit Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ı Katleden Terör Örgütü Mensuplarına Destek İçin Açlık Grevine Giden Avukatları Bu Kararlarından Vazgeçirmek İçin, Devlet Üzerine Düşeni Yapmıştır. Hakimin, Savcının, Polisin, Askerin Yapamadığını, Kamusal Bir Vazife İcra Eden Avukat Da Yapmamalıdır. Yargının Hiçbir Unsuru, Herhangi Bir İdeolojinin Emrine Giremez. Yargının Tek İdeolojisi Adalet Olmak Zorundadır. Bir Adalet Kurumu Olması Gereken Kimi Baroların, Terör Örgütlerinin Arka Bahçesi, Propaganda Aracı, Yasa Dışı Faaliyetlerinin Kılıfı Haline Dönüşmesi Çok Acıdır. Önümüzdeki Dönemde Avukatlıktan Teröristliğe Uzanan Bu Kanlı Yolun Önünü Kesmek İçin Gerekeni Yapacağız. Uyuşturucu Baronunu Savunan Avukat Uyuşturucu Tüccarlığına, Katili Savunan Avukat Cana Kast Etmeye, Hırsızı Savunan Avukat Hırsızlığa Kalkışmıyorsa, Teröristin Avukatlığını Yapanın Da Teröristliğe Soyunması Mümkün Değildir.”

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

YERLİ FÜZELER AYNI SİLAH SİSTEMİNDE TOPLANDI

HIZLI YORUM YAP