DOLAR

32,5265$% -0.05

EURO

34,9789% 0.35

GRAM ALTIN

2.435,88%0,54

ÇEYREK ALTIN

4.050,00%-0,07

BİST100

9.716,77%-0,05

BİTCOİN

2108182฿%1.12208

ETHEREUM

103212Ξ%1.34105

a
  • Selam Tuzla
  • TÜRKİYE HABERLERİ
  • AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK: SULTANAHMET CAMİSİ’Nİ MÜZE YAPALIM YAKLAŞIMI ŞİMDİYE KADARKİ EN İSLAMOFOBİK YAKLAŞIMDIR

AK PARTİ SÖZCÜSÜ ÇELİK: SULTANAHMET CAMİSİ’Nİ MÜZE YAPALIM YAKLAŞIMI ŞİMDİYE KADARKİ EN İSLAMOFOBİK YAKLAŞIMDIR

AK Parti Sözcüsü Çelik, “(Sultanahmet Camisi’ni Müze Yapalım) Gibi Bir Yaklaşım, Şimdiye Kadar Gördüğümüz En İslamofobik Yaklaşımdır.” Dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Başkanlığında Gerçekleştirilen Ak Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Toplantısı Devam Ederken, Parti Genel Merkezinde Basın Toplantısı Düzenleyen Ak Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Gündeme İlişkin Değerlendirmelerde Bulundu Ve Soruları Yanıtladı.

Ömer Çelik, Toplantıda Siyasi Partiler Kanunu Ve Seçim Kanunu Konularında Yapılacak Değişikliklerin De Değerlendirildiğini Belirtti.

Bingöl’de Dün Meydana Gelen Depremden Dolayı Büyük Bir Üzüntü Yaşandığını Bildiren Çelik, “Bir Güvenlik Korucumuz Şehit Oldu. Allah’tan Rahmet Diliyoruz, Yaralılarımıza Şifa Diliyoruz. İlk Andan İtibaren Sayın Cumhurbaşkanımızın Talimatıyla Bakanlarımız Bölgeye Gitmişlerdir, Devletimiz Tüm İmkanlarıyla Seferber Olmuştur. Afad Zaten Sahadadır, İlk Andan İtibaren Hemen Tedbirleri Almaya Başlamıştır. Yaraların Sarılması İçin Vatandaşlarımızın Sıkıntılarının Giderilmesi İçin Afad Ekipleri Bölgeye Sevk Edilmiştir Ve İlk Andan İtibaren Da Sahaya Hakimiyetleri Sağlanmıştır.” Diye Konuştu.

IRAK’IN KUZEYİNDEKİ TERÖR OPERASYONU

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, Irak’ın Kuzeyinde Bulunan Ve Teröristlerin Üs Olarak Kullandığı Yerlerin İmhasına Yönelik Pençe-Kartal Operasyonu Başlattığını Anımsatan Çelik, Şöyle Devam Etti:

“Daha Önce Pençe Operasyonlarıyla Büyük Bir Başarı Elde Edilmişti. Son Zamanlarda Terör Örgütünün Üyelerinin Bazı Karakollara, Sınır Bölgemize Tacizleri Görülmektedir. Bu Sebeple Pençe-Kartal Operasyonu Dün Gece İtibarıyla Başladı. Teröristlerin Üs Olarak Kullandıkları Yerlerin Tamamı Son Derece Başarılı Bir Şekilde İmha Edildi. Karakollarımıza, Üslerimize Yaptıkları Saldırılarda Kullandıkları Barınaklar Bu Şekilde İmha Edilmiştir. Şunu Bir Kere Daha İfade Etmek İsterim Ki İnsanımıza, Vatandaşımıza, Ülkemize Ve Tüm İnsanlığa Düşman Terör Örgütü Ve Terör Örgütleriyle Bu Mücadelemiz Kararlı Bir Şekilde Ve Güçlenerek Devam Edecektir.”

“ARKASI MUTLAKA GELECEKTİR”

Türkiye’nin Pek Çok Açıdan Dünyaya Örnek Olduğu Gibi Terörle Mücadele Konusunda Da Örnek Olduğunu Vurgulayan Çelik, “Silahlı Kuvvetlerimiz Sincar, Karacak, Kandil, Zap, Avaşin Basyan Ve Hakurk’taki Terör Yuvalarına Hava Harekatını Gerçekleştirmiştir. Bundan Önce De İfade Etmiştim, Pençe Harekatlarında Elde Edilen Kazanımların Sürdürülmesinin Arkası Mutlaka Gelecektir.” Dedi.

Terör Örgütü PKK Başta Olmak Üzere Bütün Terörist Unsurlar Hedef Olduğuna Değinen Ömer Çelik, Şunları Söyledi:

“Son Derece Dikkatli Bir Biçimde, Sivil Hedefleri Hiçbir Şekilde Hedef Almayacak Bir Şekilde Bu Operasyonlar İcra Edilmektedir. Bu Operasyonları Gerçekleştiren Silahlı Kuvvetler Mensuplarımıza, Daha Önceki Pençe Operasyonlarını Gerçekleştiren Polisimiz, Özel Harekatımız, Jandarmamız Ve Korucularımızın Hepsine Bir Kere Daha Tebriklerimizi, Teşekkürlerimizi İletiyoruz. Türkiye’nin Ve Vatandaşlarımızın Güvenliğini Sağlamak İçin Fedakarca Ama Dünyada Güvenlik Güçleri Arasında Etkinlik Bakımdan Göz Kamaştırıcı Bir Performansla Bunları Gerçekleştiriyorlar.”

“EN BÜYÜK DÜŞMANIMIZ REHAVET”

Salgın Sonrası Normalleşme İle İlgili Adımların Yakından Takip Edildiğine İşaret Eden AK Parti Sözcüsü Çelik, Konuşmasına Şöyle Devam Etti:

“Bir Kere Daha İfade Etmek İsterim Ki En Büyük Düşmanımız Rehavettir. Maske, Mesafe Ve Temizlik Konusundaki Hassasiyetimizi Devam Etmesi Gerekiyor. Normalleşmenin Devam Etmesi, Normalleşmenin Daha Da Normale Geçmesi İçin Maske, Mesafe Ve Temizlik Üçgenine Ne Kadar Riayet Edersek Elimiz O Kadar Güçlü Olur. Dolayısıyla Bu Meseleyi Tedbirli Bir Normalleşme Olarak Almak Lazım. Rakamları Yakından Takip Ediyoruz Ama Maske, Mesafe Ve Temizlik Konusunda Hassas Olunmazsa Sonuç Olarak Gelinen Noktanın Birtakım Rakamların Artışına Yol Açtığını Görüyoruz. Bu Da Son Derece Üzüntü Verici Bir Durumdur. Şu Önemli Bir Şeydir Rehavet Düşmanımızdır. Rehavetten Ne Kadar Uzak Durursak, Tedbirler Konusunda Ne Kadar Titiz Olursak Normalleşme O Kadar Güçlü Olacak. Rehavet Ve Normalleşmeyin Yan Yana Yürümesi Mümkün Değil. Tabii Bütün Dünya Normalleşmeye Geçtikçe Bu Meseleleri Daha Güçlü Bir Şekilde Tartışıyoruz. Dünyanın Kirlenmesi, Çevre Konularının Bu Kadar Duyarsız Bir Şekilde Ele Alınması, Dünyanın Bu Derece Kirletilmesi, Biyomühendislik Ürünü Bitkilerin Ve Hayvanların Ortaya Çıkması, Müdahale Edilmiş Virüs Ve Bakterilerle De İnsanların Tanışması, Yağmur Ormanlarının, Vahşi Hayat Alanlarının Yok Edilmesi İnsanı Yeni Tehditlerle Karşı Karşıya Bırakıyor.”

Patojenlerin Kötü Amaçlı Kullanımının En Az Küresel Terörizm Kadar Küresel Güvenliği Tehdit Ettiğine İşaret Eden Ömer Çelik, Dolayısıyla Bütün Bunlara Karşı İlaç Ve Aşı Geliştirmenin Tedbirlerle İlgili Olarak Hassasiyet Göstermenin Önemine Vurgu Yaptı.

ÇEVREYE MESELELERİNE HASSASİYET ÇAĞRISI

Çevre Meselelerinde Gösterilecek Hassasiyetin, Vatanseverliğin Bir Parçası Olduğuna Dikkati Çeken AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Çevre Meselelerini, Vatanseverliğimizden Ayrı Düşünemeyiz. Doğaya Rakip Değiliz, Doğayla Kader Arkadaşıyız. Dolayısıyla Doğayı Rakip Gibi Gören Anlayış, Doğayı Sadece Bir Endüstrileşme Nesnesi Olarak Gören Vahşi Kapitalizm, Neoliberalizmin Getirdiği Nokta, İnsan Soyunun Tehdit Eden Bir Takım Sonuçlar Doğurmaktadır.” Dedi.

Doğanın İnsanların Düşmanı Olmadığını Aktaran Çelik, Doğanın İnsanların Hayatını Anlamlı Bir Şekilde Sürdürmesi İçin Kader Arkadaşı Olduğunu Söyledi.

Çelik, Normalleşmeyi Hayata Geçirilirken Biyomühendislikle Üretilen Bitkiler Ve Hayvanlar Konusunda, Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar Konusunda, Virüsler Ve Bakteriler Konusunda Da Daha Yüksek Bir Hassasiyetin Ortaya Çıkması Gerektiğini Hatırlattı.

Bundan Sonraki En Önemli Mücadele Araçlarından Birinin Doğayı Korumak Olduğunu Kaydeden Çelik, Konuşmasına Şöyle Devam Etti:

“Sadece İlaçlara Odaklanmış Bir Koruma Mekanizması, Bunların Tekrarlanmasının Önüne Geçemez Ve İnsan Hayatının Anlamlı Bir Şekilde Sürdürülmesine Müsaade Etmez. İnsan Hayatının Korunmasıyla İlgili Olarak Türkiye Hastanelerinin Altyapısıyla Güçlü Bir Örneklik Teşkil Ettiği Gibi Aynı Zamanda Da Bu Bahsettiğim Geniş Perspektifle Meseleye Bakıyor Ve Siyasetçi Olarak Bunları Tartışıyoruz. Üretim Ve Tedarik Sistemimizin Güçlendirilmesi Konusunda Bundan Sonraki Tehditlere Karşı Hazırlıklı Olmak Bakımından Kafa Yormaya Devam Ediyoruz. Ar-Ge Altyapımız Bu Bakımdan Son Derece Önemlidir. Teknolojik Yatırımlarımızın Desteklenmesi, Gıda Ve Genetik Güvenliği Alanı Bundan Sonrasında Çok Önemli Olacak. Gıda Meselesi Ve Genetik Güvenlik, İnsanların Sağlıklı Bir Hayat Sürmesi İçin Son Derece Kritik Roller Üstlenecek. Bu Konularla İlgili Çalışmaya Devam Ediyoruz.”

“SİYASETİN DE ÇEŞİTLİ KONULARDA KENDİNİ REHABİLİTE ETMESİ GEREKİYOR”

Çelik, “Tabii Hedefin Sıfır Vaka Olması Gerekiyor. Maskeye, Mesafeye Ve Temizliğe Uymazsak Sıfır Vaka Hedefinden Uzaklaşırız. Bunlara Uyduğunuz Müddetçe Sıfır Vaka Hedefine Güçlü Bir Şekilde Yaklaşmış Oluruz.” İfadelerini Kullandı.

Pandemi Sonrasında Dünyanın Bir Sarsıntı Geçirdiğinin Görüldüğünü Anımsatan Çelik, Şöyle Dedi:

“Her Kriz Sonrasında Dolaylı Ve Dolaysız Bir Takım Siyasi Sonuçlar Ortaya Çıkar. İlk Ortaya Çıkan Siyasi Sonuç, Küresel Düzeyde Amerika Birleşik Devletleri’nde Irkçılığa Karşı Başlayan Gösterilerdir. Daha Önce De İfade Ettim, Irkçılığa Ne Kadar Karşıysak, Yağmacılığa Da Şiddete De O Kadar Karşıyız. Bu Yeni Normal Düzene Geçilmesi İçin Siyasetin De Çeşitli Konularda Kendini Rehabilite Etmesi Gerekiyor. Bu Meselelerin Güçlü Bir Şekilde Tartışılması Gerekiyor. Irkçılık, İslam Düşmanlığı, Antisemitizm Ve Göçmen Düşmanlığı Bu Karşılaştığımız Krizlerle Doğrudan Bağlantılı Meseleler Olarak Önümüze Geliyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde Ortaya Çıkan Protestoların Sadece Amerika Birleşik Devletleri İle Sınırlı Kalmadığı, Bunun Dünyanın Her Tarafında Etkisinin Olduğunu Görüyoruz. Enteresandır Dünyanın Her Tarafında Bu Irkçı Kimlikli Kişilerin Köle Tacirlerinin Heykelleri Yakılırken Bir Tek Fransa’dan ‘Biz Bu Değerlerimizi De Koruyacağız. Fransa Tarihini Tam Olarak Koruyacağız.’ Gibisinden Maalesef Bu Meselenin Tam Kavranmadığını Gösteren Açıklamalar Geldi. İnsanın Biyolojik Güvenliği Kadar İnsanın Haysiyetinin Kimliğinin Güvenliği Birbirini Tamamlayan Şeylerdir. Irkçılığın, İslamofobia’nın, Antisemitizmin Bütün Bu Nefret Suçlarının, İnsan Hayatını Tehdit Eden Virüsler, Bakteriler Ve Genetik Saldırılarına Aynı Düzeyde Ele Alınması Gerekir.”

“GÖRDÜĞÜMÜZ EN İSLAMAFOBİK YAKLAŞIM”

CHP İstanbul Milletvekili İbrahim Özden Kaboğlu’nun, “Topkapı Sarayı Da Ayasofya Da Müze Olarak Korunmalı Hatta Sultanahmet De Müze Olmalı.” Sözlerine Yönelik Eleştirilerde Bulunan Çelik, “Karşı Tarafın Bir Hatası Olsun Da Bu Hata Üzerinden Hemen Siyaset Yapalım’ Diye Düşünmüyoruz, Bekliyoruz. Bunlar Siyaseti Zehirleyen Şeyler. Hepimiz İçin Toksik Alan Oluşturuyor.” İfadesini Kullandı.

“Acaba Düzeltirler Mi, Partilerinden Bir Açıklama Gelir Mi” Diye Beklediklerini Belirten Çelik, Şunları Kaydetti:

“Türk Siyaset Hayatında Çok Konuşulur. Bu Konularda Sabıkalı Bir Siyasi Parti Geçmişte, Pek Çok Belgeyle Pek Çok Araştırmacının Ortaya Koyduğu Gibi Bu Konuda Ciddi Sabıkaları Ve Kötülükleri Olan Bir Tarihin Parçası. Tam Diyorsunuz Ki Biraz Daha Demokratik Dil Kullanmaya Başladılar Herhalde Hassas Davranacaklar, Bir Bakıyorsunuz İçlerindeki Bekçi Murtaza Birden Bire Ortaya Çıkıveriyor. ‘Sultan Ahmet’i Müze Yapalım’ Gibisinden Bir Yaklaşım, Doğrusunu Söylemek Gerekirse Şimdiye Kadar Gördüğümüz En İslamafobik Yaklaşımdır.”

Bir Kişinin Kendi Ülkesindeki Bir Mabedin Varlığından, Oradan İbadet Edilmesinin, Onun Küresel Mirasın Bir Parçası Olmasıyla Zıt Olduğunu Da Düşünmesinin Bir Entellektüel Yetersizlik Olduğunu Vurgulayan Çelik, “Onun Mabet Olarak Hayatına Devam Etmesi, Bu Şekilde İçinde İbadet Edilen Bir Yapının Olması Onun Küresel Mirasın Bir Parçası Olması Konusunda Bir Eksiklik Oluşturmaz Ama Tam Tersine Bu İkisini Birbirine Zıt Gören Bir Yaklaşım Söz Konusu Oluyor.” İfadesini Kullandı.

Ömer Çelik, Konuşmasını Şöyle Sürdürdü:

“Daha Sonra Aynı Milletvekilinin Yaptığı Açıklamanın Türk Siyasi Hayatına En Büyük Bedelleri Ödetmiş Bir Çarpıklığın Halen Devam Ettiğini Gösteriyor. O Milletvekili Tutuyor, Bütün Bu Açıklamasını Türkiye’nin Laik Devlet Olması İlkesine Bağlıyor. Laiklik Bir Özgürlük Mekanizmasıdır. AK Parti Olarak Biz Laik Devlet Mekanizmasını Güçlü Bir Şekilde Savunuyoruz Ama Şu Konuya Da Sürekli Dikkat Çektik. Laikliği Esas Mecrasından Çıkararak, Bir Baskıcı İdeoloji Haline Dönüştüren Ve Laikçilik Olarak Toplumu Din, İnanç Ve Fikir Hürriyeti Üzerinde Baskı Kuran Bir Geçmiş Yaşadık. Laikçilik, Aslında Laikliği Sabote Eden, Onu Yok Etmeye Çalışan Bir Anlayış Ortaya Çıkardı.

Türkiye, Bu Laikçilikten Kurtularak, Demokrasiyi Ve Laikliği Baskı Altına Alan, Türkiye’deki Hak Ve Hürriyet Düzenini Baskı Altına Alan Bu Tekçi İdeoloji Dediğimiz Laikçilikten Kurtularak, Laiklik Meselesini Daha Dengeli Bir Hale Getirdi. Bu Demokrasi Mücadelesini Vererek. Türkiye’nin Demokrasi Mücadelesi, Laik Devlet İlkesinin De Bir Özgürlük Prensibi Olarak Yerli Yerine Oturtulmasıyla Mümkün Olabilmiştir. Şimdi Bakıyorsunuz Eski Laikçi Anlayış Yine Bulunduğu Yerden Kafasını Uzatıyor, Sultan Ahmet’i Müze Yapmakla Türkiye’nin Laik Devlet Olması Arasında Bir Bağlantı Kuran Zihniyet Çarpıklığı, O Baskıcı Anlayış Yeniden Geliyor. Bu Türk Siyasi Hayatını Zehirleyen En Büyük Toksik Alanlardan Biridir. Türkiye Çok Ağır Bedeller Ödemiştir.”

Türkiye’deki Siyasi Hayatı Sabote Etmek İçin Kullanılan Bu Zihniyetin, Çok Çarpık Ve Acı Sonuçlar Doğurduğuna Dikkati Çeken Ömer Çelik, Bunun Türkiye’yi Birtakım Yabancı Devletlerin Operasyon Alanı Haline Getirmeye Çalışanların İşine Yaradığına İşaret Etti.

“ACABA AKLI BAŞINDA BİR DÜZELTME YAPACAKLAR MI DİYE KAÇ GÜNDÜR BEKLİYORUZ”

“Acaba Aklı Başında Bir Düzeltme Yapacaklar Mı, Bu Zihniyetin Nereye Gittiğini, Bunun Ne Anlama Geldiğini Görecekler Mi Diye Kaç Gündür Bekliyoruz.” Diyen Ömer Çelik, Şu Değerlendirmeyi Yaptı:

“Bu Açıklamayı Yapan Milletvekili Üst Üste Açıklama Yapıyor, Her Yaptığı Açıklamada Meseleyi Daha Da Büyük Bir Bataklığın İçerisine Çekiyor. Bunu Bir Kere Daha Kınadığımızı İfade Ediyorum. Hiç Kimse Sultan Ahmet’i Kendi Kimliğinden Ayıramaz. Sultan Ahmet Camisi’nde Milletimiz İbadet Etmeye Devam Edecek. Sultan Ahmet Camisi’nin İnsanlığın Büyük Bir Mirası Olmasının Önünde Engel Değildir. Bir Yerde İbadet Edilmesini, Orasının Evrensel Mirasın Bir Odak Noktası Olmasından Çıkması Gibi Düşünmek Son Derece Çarpık Bir Yaklaşımdır. Biz Bu Geçmişte Yaşandığı Gibi Hiçbir Caminin Başka Bir Amaçla Kullanılmasına Müsaade Etmeyeceğiz.

Bunu Çarpık Bir Anlayışla Başka Bir Şeye Döndürmek İsteyenlere, Bu Şekilde Demokrasimizi Sakatlamak İsteyenlere, Türkiye’deki Hak Ve Hürriyet Düzenine Sakatlamak İsteyenlere, Fikir Ve İnanç Hürriyetini Bu Şekilde Baskı Altına Almak İsteyenlere Asla Müsaade Etmeyeceğiz. Keşke Bu Arkadaşlarımız Bu Açıklamaları Yaptıktan Sonra Bu Açıklamaların Nasıl İslamafobik Bir İçeriğe Sahip Olduğunu, Nasıl Faşist Bir Alana Doğru Kaydığını Görseler Ve Kaç Gün Geçmişken Bunu Tashih Etseler. Maalesef Ne Kadar Beklersek Bekleyelim, Israr Ve Birtakım Manipülasyon Çabaları Aynen Devam Ediyor.”

“BUNUN KADAR BÜYÜK UTANÇ VERİCİ BİR CÜMLE OLABİLİR Mİ?

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Televizyonlara Sık Çıkan Bir Profesörün “Ayasofya’nın Cami Kimliğine Yeniden Kavuşmasının AK Parti’nin Türkiye’nin Kurucu Liderleriyle Kavgasının Neticesi Olduğu”Na Dair Bir Cümlesini Duyduklarına Değinerek, Şöyle Konuştu:

“Bunun Kadar Büyük Utanç Verici Bir Cümle Olabilir Mi? Geçmişte Alınmış Siyasi Kararların Ebediyen Dondurulması Diye, Hayatın Dondurulması Diye Bir Şey Söz Konusu Olabilir Mi? Egemenlik Hakkımızı Bugün Bu Şekilde Kullanma Konusunda Tartışmaların Türkiye’nin Kurucu Liderleriyle Bir Kavga Olarak Sunulması Kadar Kışkırtıcı, Provokatif Ve Maalesef Ahlak Dışı Bir Yaklaşım Olamaz. Egemenlik Hakkımızın İçerisinde Olan, Vatandaşımızın Talebi Olan, Hukukun Vereceği Kararı Beklediğimiz Bir Konuda Bunu Türkiye’nin Kurucu Lideriyle Kavga Gibi Sunulması Son Derece Kışkırtıcı, Son Derece Ahlak Dışı Bir Yaklaşımdır. Meseleyi Ortaya Koyan Kişinin, Ortaya Koyuş Biçimindeki Zeka Düzeyini Tartışmayalım Artık Ama Bu Kadarı Ayıptır.

Milletin Bir Talebiyle Bu Şekilde Kavga Edilmesi, Son Derece Makul Bir Tartışmanın Bu Noktalara Getirilmeye Çalışılması Artık Ayıptır. Her Şeyi Bir Rejim Tartışmasına Her Şeyi Cumhuriyetle Hesaplaşma Tartışmasına Döndürmeye Çalışan Zihniyet, Bu Memlekete Çok Büyük Kötülükler Etmiştir. Bu Memleketteki En Büyük Kötülüklerin Arkasında Bu Zihniyet Vardır. Hiç Kimsenin Türkiye’nin Rejimiyle Problemi Yok. Türkiye Cumhuriyeti Bir Cumhuriyettir. Demokratik Bir Cumhuriyettir. Rejim Meselesi Değildir Mesele. Çeşitli Hukuki Kararlar Ve Siyasi Kararları Tartışıyoruz. Baktığımız Yer Neresidir, Milletimizin Ne Dediğidir. Milletimizin Ne Dediğine Bakarken İçinde Hareket Ettiğimiz Çerçeve Hukuk Çerçevesidir. Dolayısıyla Hukuk Çerçevesinin İçerisinde Milletin Talebini Siyasi Temsile Dönüştürmek Bizim Görevimizdir. Bunu Bu Şekilde Provokatif Bir Yaklaşımla Böyle Ahlak Dışı Bir Yere Konumlandırmak Son Derece Ayıp Bir Şeydir.”

“9 YILDIR DEVAM EDEN BU SORUNUN MEŞRUİYET VE HAKKANİYET TEMELİNDE ÇÖZÜMÜNÜ DESTEKLİYORUZ”

Libya Meselesini Yakın Bir Şekilde Takip Ettiklerini Ve Konunun Sürekli Gündemlerinde Olduğunu İfade Eden Çelik, Libya’daki Tek Meşru Aktör Olan Serrac Yönetiminin Giderek Daha Çok Mevzi Kazandığını Vurguladı.

Ulusal Mutabakat Hükümeti Askeri Harekatı, Sirte’ye Doğru İlerlediğini Ve Hafter Milislerinin İkmal Hattını Ele Geçirdiğini Anlatan Çelik, “9 Yıldır Devam Eden Bu Sorunun Meşruiyet Ve Hakkaniyet Temelinde Çözümünü Destekliyoruz. Biz Libya Halkının Tamamından Yana Olduğumuz İçin Birleşmiş Milletler’in De Onayladığı Meşru Hükümetten Yanayız. Birilerinin İddia Ettiği Gibi, Fransa’da Veya Başka Yerlerde Birtakım Yorumlar Çıkıyor, Ne Kimsenin Petrolünde Ne Kimsenin Zenginliğinde Gözümüz Var.” Şeklinde Konuştu.

Ömer Çelik, “Bir CHP Grup Başkanvekili Çıktı, Serrac’ı ‘Cihadist’, Hafter’i Makul Ve Seküler Biri Olarak Nitelendirdi. Dünyada Hafter’i Seküler Birisi Olarak Görecek Tek Kişi Herhalde CHP Grup Başkanvekilidir Veya Serrac’ı ‘Cihadist’ Olarak Görecek Tek Kişi Budur. Kaç Gündür Söylüyorum. Grup Başkanvekillerinin Kendi Partilerini Temsil Özellikleri Vardır. Nereden Çıkarıyorlar? Bu Konularda Daha İyi Çalışmaya İhtiyaçları Var.” Değerlendirmesini Yaptı.

Masum Ve Sivil Libyalıların Tamamının Kardeşleri Olduğuna, Tamamen Libya Halkından Yana Olduklarına Dikkati Çeken Çelik, Gelinen Noktada Türkiye-Libya Dayanışmasının Gücünün Görüldüğünü Aktardı.

Çelik, Meşru Hükümetin Talebi Ve Birleşmiş Milletler’in Kararları Çerçevesinde Verdikleri Desteği Devam Ettireceklerini Vurgulayarak, “Bu Aynı Zamanda Doğu Akdeniz’deki Çıkarlarımız İçin Elzemdir. Aynı Zamanda Da Libya İle Olan Geleceğimiz Açısından Da Elzem Bir Durumdur.” İfadesini Kullandı.

“Türkiye’nin Libya’da Ne İşi Var” Sözünü Eleştiren AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Konuşmasını Şöyle Tamamladı:

“Akdeniz Devletiyiz. Geçmişte Libya’da Ne İşimiz Varsa Libya İle Hukukumuzu Sürdürmek Zorundayız. Akdeniz’deki Çıkarlarımızı Korumak Zorundayız. Oradaki Kardeşlerimizi Başkalarının Kötülük Projelerinin İnsafına Terk Edemeyiz. Oradaki İlişkilerimizi Türkiye’ye Düşmanlık Etmek İsteyenlerin İnsafına Terk Edemeyiz. Doğu Akdeniz’deki Çıkarlarımızdan Vazgeçemeyiz. Türkiye Adına Ne İstiyorsak, Türkiye’nin İyiliği İçin Ne İstiyorsak Bu Yaptıklarımızı Yapmak Zorundayız.”

“BU ADIMLARI ATIP ONDAN SONRA ÇÖZÜMDEN FALAN BAHSETMEYİN”

Güney Kıbrıs Yönetimine Yönelik Uyarılarda Bulunan Çelik, Şunları Söyledi:

“Güney Kıbrıs’ın Attığı Yeni Bir Adım Var Buradan Bir Kere Daha Uyarıyoruz, Bu Adımları Atıp Ondan Sonra Çözümden Falan Bahsetmeyin. Geçenlerde Yunan Eski Başbakanı Çipras Güzel Bir Açıklama Yaptı, Şimdiki Başbakan Miçotakis’e Seslendi. Miçotakis Türkiye İle Problemlerini Çözmek İçin Almanya’ya Gidiyor, Fransa’ya Ve Sağa Sola Gidiyor Sürekli Olarak Türkiye’ye Baskı Yapılmasını İstiyor. Çipras Ona Çok Güzel Bir Tavsiyede Bulundu, ‘Türkiye İle Sorunlarını Çözmek İstiyorsan Erdoğan İle Konuş’ Gidip Başka Kapılarda Çözüm Arama. Bu Çözümün Sonuç Almayacağını Çipras Kendi Zamanında Gördü. Ama Çipras Türkiye’ye Olumlu Ve Pozitif Bir Diyalog Oluşturduğu Zamanda Pek Çok Sorunun Aşılabildiğini Gördü.”

Ömer Çelik, Güney Kıbrıs’ın Gelinen Noktadaki Pozitif Kazanımlarını Berhava Etmek Üzere Çalıştığına Dikkati Çekerek, “Bakın 2014 Yılında İngilizlerle Bir Anlaşma Yaptılar, Bu Anlaşmaya Göre İngilizlerin Üstlerinin Bulunduğu Yerlerdeki Rumlara Ait Taşınmaz Varlıkların Onlara Verilmesi Gibi. Tabii Bu Tartışmayı Yaparken, Üstler Bölgesindeki Statükoyu Değiştirecek Bu Anlaşmayı Yaparken Türkiye İle Danışılmadığı Gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İle Danışılmadı, Orada Kıbrıs Türklerinin De Taşınmazları Var. Hem Üstler Bölgesindeki Statükoyu Değiştiriyorsun Hem Bu Statükoyu Tek Taraflı Olarak Güney Kıbrıs Üzerinden Değiştirmeye Çalışıyorsun. Bunun Adı Gasptır Ve Bunun Hiçbir Şekilde Hukuken Ve Ahlaken De Meşruiyeti Yoktur.” Diye Konuştu.

“HİÇ KİMSE AKLINDAN BİLE GEÇİRMESİN”

Bölgede Sadece Kıbrıs Rumlarının Haklarının Olmadığını Kıbrıs Türklerinin De Haklarının Bulunduğunu Aktaran Çelik, Şu Değerlendirmelerde Bulundu:

“Bu Tip İşleri Yapıp Da Ondan Sonra Çözümden Eşitlikten Ve Diğer Konulardan Bahsedemeyeceklerini Görmeleri Lazım. Tek Taraflı Olarak Fiili Bir Durum Oluşturarak Attıkları Her Adım Kısa Ve Orta Vadede Mutlaka Kendilerinin Aleyhine Döner. Bu Şekilde Birilerini Arkalarına Alarak Birileriyle Bir Oldubitti Yaparak Güney Kıbrıs’ın Bu Şekilde Attığı Adımlar Mutlaka Aleyhine Döner. Türkiye’nin Rızası Olmadan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Rızası Olmadan Attıkları Her Adım Mutlaka Aleyhlerine Döner. Onları Bir Kere Daha Uyarıyoruz. Bu Atılan Adımı Hiçbir Şekilde Kabul Etmiyoruz, İngiliz Üst Bölgeleri Sınırlarında Kıbrıs Türklerinin Mülkiyet Haklarını Sonuna Kadar Takip Edeceğiz, Bu Vazgeçilmez Bir Haktır, Uluslararası Hukuka Göre De Meşru Bir Haktır, Hiç Kimse Bunları Gasbetmeyi, İngiliz Bölgelerindeki Kıbrıs Türklerinin Haklarını Gasbetmeyi Aklından Bile Geçirmesin.”

“TÜRKİYE LİBYALI KARDEŞLERİMİZİN YANINDADIR”

Ömer Çelik, Bazı Yabancı Haber Ajanslarında Yer Alan Türkiye İle Libya Arasında Bir Limanın Ve Bir Hava Üssünün Ortak Kullanımına Yönelik Çalışmaya İlişkin Gelen Soru Üzerine, Şunları Kaydetti:

“Arkadaşlar Çok Detay Vermeyelim Ama Orada Vereceğimiz Desteğin Güçlü Bir Destek Olacağını, Orada Meşru Hükümete, BM’nin Desteklediği Hükümete Elimizdeki Tüm İmkanlarla Destek Vereceğimizi İfade Etmek İsterim. Daha Önce Biliyorsunuz O Havaalanına Hafter Güçlerinin Saldırısı Oldu, Orayı Yok Etmeye Çalıştılar. Burası Kurtarıldığı Gibi Yakın Zamanda Diğer Alanlarda Da Sirte Bölgesi, Hafter Güçlerinin İkmal Hattı Bütün Bu Detaylarda Pozitif İlerleme Sağlandı. Havalimanının İşletilmesinden Diğer Alanlara Kadar Detay Değil Bütün Meşru Serrac Hükümeti, Türkiye’den Ne Yardım Talep Ederse Türkiye BM’nin Meşru Kabul Ettiği Serrac Hükümetinin Ve Libyalı Kardeşlerimizin Yanındadır. Askeri Destekten Diğer Alanlara Kadar Tüm Destekler Cumhurbaşkanımızın Talimatı İle Verilecektir.”

HDP’nin Yürüyüşü Ve Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ın Bazı Açıklamalarının Sorulması Üzerine Çelik, “Demokrasi Kelimesinin Bu Kadar İstismar Edildiği Başka Bir Siyasi Mekanizma Görülmemiştir. Şimdi ‘Dilimiz İçin Kimliğimiz İçin Bu Yürüyüşü Yapıyoruz’ Demiş Eş Başkanları. Türkiye Bu Konudaki Yasakları Kaldırırken Dille İlgili, Kimlikle İlgili Kürt Meselesindeki Yasaklar Kaldırılır, Mesafeler Aşılırken Bundan Bahsedenlerin Bu Denklemin İçinde Hiçbir Katkıları Yoktu. Bunlar Kenardan Seyrediyorlardı Bunu.” Şeklinde Konuştu.

“KARŞIMIZDA KİM VARSA HDP ONLARLA İŞ BİRLİĞİ YAPIYOR”

AK Parti Sözcüsü Çelik, HDP’ye Yönelik Eleştirilerde Bulunarak, Sözlerine Şöyle Devam Etti:

“Fakat Kürt Vatandaşlarımızın Söylediklerini Çalıp Bunu PKK’nın Emrine Vermek İsteyen, PKK İçin Kürk Gençlerini Lejyoner Yapmak İsteyen Bir Anlayış. İşte Bu Barış Kelimesini Demokrasi Kelimesini İstismar Etmeye Devam Ediyor. Yani Nerede Demokrasiye Destek Verecek, Nerede Demokratikleşmeye Destek Verecek Bir Tavır Ortaya Koymuşlar? Şimdi Hatırlayın Bakın O Zamanlar Biz Meclis’te Konuşurken Bu Köy Adlarının Belki 10 Yıldan Daha Fazla Oldu, Meclis’te Konuşma Yaptığım Zaman Hatırlıyorum Bir Anı Olarak Biz Bu Köy Adlarının Zorla Değiştirilmesine Karşı Çıkarken Bir CHP Grup Başkanvekili Kalktı Oradan Dedi Ki ‘Bulgaristan’da Da Köy Adları Değiştiriliyor, Egemen Bir Devlet Soyadlarını Değiştirir’ Dedi. Biz O Zaman Bu Kimlik Ve Dil Üzerindeki Baskıları Kaldırırken Karşımızda Siyasi Olarak Kim Varsa, Bizi Tehdit Eden Kim Varsa HDP Bugün Onlarla İş Birliği Yapıyor.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Bütün Tehditlere Ve Provokasyonlara Rağmen Hak Ve Hürriyet Düzeninin Arkasında Durduğunun Altını Çizen Çelik, Şunları Söyledi:

“Niye Tarihsel Mirasımızı Uygun Olduğu İçin Hukuka Uygun Olduğu İçin Hak Ve Hürriyet Üzerinden Bütün Vatandaşlarımızın Demokratikleşme Perspektifinden Uygun Olarak Yararlanması Gerektiği İçin. Ama Bütün Bunları Bilmelerine Rağmen O Gün Bunları Engellemeye Çalışanlarla, Üstelik Bizim Üzerimize Askeri Vesayet Ya Da Yargı Vesayeti Kışkırtmaya Çalışanlarla Bugün Niye İş Birliği Yapıyorlar? Mesele Hak, Hürriyet Meselesi, Mesele Kimlik Meselesi, Mesele Dil Meselesi, Bunlar Çerçevesinde Haysiyet Meselesi Değil, Eğer Böyle Olsaydı Bizim Bu Yaptıklarımızı Takdir Eder Ve Bu Şekilde Bir Dil Kullanmazlardı. Mesele Ne Yaparsanız Yapın PKK’nın Ne Dediği Meselesi Onlar Açısından. Dolayısıyla Buradaki Yalanı Dolanı Gerçek Bir Şekilde Görmek Lazım.”

“TÜRKİYE BÜYÜK BİR DEVLETTİR, BÜYÜK BİR TECRÜBESİ VARDI”

“Yunanistan-Türkiye İlişkileri Noktasında Neler Oluyor? Yunanistan İle Savaşa Doğru Mu Gidiyoruz?” Sorusu Üzerine Çelik, “Böyle Bir Şey Söz Konusu Olmaz. Türkiye Büyük Bir Devlettir, Büyük Bir Tecrübesi Vardır. Balkan Coğrafyasında Büyük Bir Tecrübesi Vardır.” Yanıtını Verdi.

Türkiye’nin Geçmişte En Zor Zamanlarında Yunanistan’ın Yanında Yer Aldığını Hatırlatan Ve Türkiye’nin Böylece Bölge Barışına Katkı Gösterdiğine Vurgu Yapan Çelik, Şöyle Konuştu:

“Zannediyorum Yunanistan’da Şöyle Bir Sıkıntı Var, Savunma Bakanı Yapmak İçin Aklı Başında Adam Bulamıyorlar. Nerede Arızalı Bir Adam Var, Onu Savunma Bakanı Yapıyorlar. Birisi Çıkar Adalara Mangal Yakar, Öbürü Çıkar Başka Bir Şey Yapar. Bir Keresinde, Zannediyorum Çipras Zamanında Oraya Resmi Ziyaret Gerçekleştirmişti Sayın Cumhurbaşkanımız, Savunma Bakanını Bizden Sakladılar, Bir Arıza Unsuru Olarak. Yani Her Getirdikleri Savunma Bakanı Travmatik Birtakım Açıklamalar Yapıyor. AB İçindeki Bazı Anketleri Takip Ediyorum, Aşırı Sağ Ve Irkçılık Çok Yükseliyor. Aşırı Sağcıların Türkiye Düşmanlığına Yönetimler Teslim Oluyor. Türkiye Ege’deki, Doğu Akdeniz’deki Barışın Teminatıdır. Biz, Barış Konusundaki Teminatımızı Açık Bir Şekilde Ortaya Koyarken Yunanistan’ın Ya Da Güney Kıbrıs’ın Sürekli Olarak Bunu Sabote Etmesini Doğrusu Söylemek Gerekirse Çocuksu Hastalıklar Olarak Görüyoruz. Bakmayın Ona, Daha Başka Cevap Veririz Ama Karşımızdaki O Kadar Büyük Bir Şey Değil.”

Ömer Çelik, Yunan Bakanın İç Siyasete Yönelik “Savaştan, Askeri Tatbikattan” Bahsettiğini Belirterek, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Büyüklüğüne Bakın, Bir De Onlara Bakın. Türk Silahlı Kuvvetleri Açısından Bunların Sözleri Herhangi Bir Şekilde Konu Bile Yapılmaz. Ama Biz Şunu İsteriz, Ege Bir Barış Denizi Olsun, Doğu Akdeniz’de Hakkaniyete, Hukuka Göre Bir Paylaşım Olsun.” Diye Konuştu.

“BÖYLESİNE HUKUK DIŞI BİR ŞEY OLABİLİR Mİ?”

Yunanistan’ın Tutumunu Eleştiren Çelik, “Sen Getirip Adaları Anakara Parçasının Devamı Gibi Sayıp, Onun Üzerinden Bir Kıta Sahanlığı Ya Da Deniz Yetki Alanı Oluşturmaya Çalışırsan, Neredeyse Benim Kara Topraklarıma Gireceksin. Böylesine Hukuk Dışı Bir Şey Olabilir Mi? Arkasına Almış Mızıkçı Bir Şekilde AB’yi, Mahalle Dayanışması Şeklinde.” Değerlendirmesi Yaptı.

“Yunanistan’a Bir Kere Daha İfade Ediyoruz, Sizin İçin İyi Olan Türkiye İle Uzlaştığınız, Mutabakata Vardığınız Hususlardır. Arkanıza AB’yi Ya Da Başka Güçleri Alarak Türkiye’ye Herhangi Bir Şey Yaptırmanız Mümkün Değildir.” İfadelerini Kullanan Çelik, Yunanistan Zor Durumdayken Türkiye’nin Yardıma Geldiğini, Hiçbir AB Ülkesinin Yardımda Bulunmadığını Vurguladı.

Çelik, Yunanistan Ekonomik Krizdeyken Türkiye’nin Bunu İstismar Etmediğinin Altını Çizerek, Avrupa Liderlerinin, Yunan Başbakanları Nasıl Aşağıladığını, Yunanistan’a Dönük Nasıl İfadeler Kullandığını Herkesin Gördüğünü Dile Getirdi.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Şunları Kaydetti:

“Yunan Savunma Bakanı Ya Da Diğerleri Makul Bir Dille Konuşmayı Öğrenmelidir. Türkiye Gibi Büyük Bir Devletle Nasıl Konuşulacağını Öğrenmelidir. Biz, Ciddiye Alıp Da Aynı Şekilde Cevap Versek, Büyük Tansiyonlara Yol Açar. Gelmiş Orada Tatbikat Yapmış Ya Da Şu Sözü Söylemiş. Maalesef Daha Makul İnsanlar Bulmak Yerine Bu Tip Arızalı Kişileri Bu Konumlara Getiriyorlar. Herhalde İç Siyaset Unsuru Olsa Gerek.”

“YENİ BİR ÖNLEM YOK”

“Koronavirüsle İlgili Normalleşme Sürecinde Bir Rehavet Görülüyor. Yeni Önlemler Var Mı? Sayın Cumhurbaşkanı Yeni Bir Şey Söyledi Mi?” Sorusuna Çelik, Şu Cevabı Verdi:

“Sayın Cumhurbaşkanımız, MYK Toplantımızın Başında İç Ve Dış Siyasete İlişkin Kapsamlı Bir Değerlendirme Yaptılar. Bu Değerlendirme Çerçevesinde Çeşitli Birimlerimize Talimatlarda Bulundular. Sayın Cumhurbaşkanımız Bazı Yerlerde Görülen Artışla İlgili ‘Bu Konunun Yakından Takip Edilmesi Gerektiğini’ Söyledi. Hükümetin İlgili Birimlerine Talimatlar Vermişler. ‘Bu Normalleşme Konusunun Sıkı Tutulması, Yaptığımız Çalışmalar Bakımından Maske, Mesafe, Temizlik Meselelerine Daha Çok Uyulmasıyla İlgili Gayret Gösterilmesi, Teşkilatlarımızın Bu Konuda Çalışmalar Yapmasının Örnek Teşkil Etmesi Gerektiğini’ Söyledi.

Çelik, “Yeni Önlemler Var Mı?” Sorusunu, “Şu Anda Açıklanmış, Bize İfade Edilmiş Bir Önlem Yok. Yeni Kısıtlayıcı Bir Önlemin Ortaya Çıkıp Çıkmaması, Normalleşmenin Nasıl Devam Edeceğine Bağlı. Biz, Maskeye, Mesafeye, Temizliğe Dikkat Edersek Bu Şu Andaki Normalleşmeyi Daha Da Güçlendirir.” Diye Yanıtladı.

Sosyal Medyada, Diyarbakır’da Kadınların Fiziki Mesafeyi Koruyacak Şekilde Bir Çember Kurup Sohbet Etmesine İlişkin Bir Fotoğrafın Yer Aldığını Hatırlatan Çelik, Fiziki Mesafenin, Kalbi Yakınlığa Engel Olmadığına Vurgu Yaptı.

“ARAP BİRLİĞİ HUKUKTAN NASIL BAHSEDECEK”

Ömer Çelik, “Arap Birliği’nin, Türkiye’nin Irak’ın Kuzeyine Yaptığı Operasyona Karşı Açıklamaları Var. Bu Konudaki Görüşünüz Nedir?” Sorusu Üzerine, “Arap Birliği Maalesef Bizi Şaşırtan Açıklamalar Yapmaya Devam Ediyor.” Yanıtını Verdi.

Arap Birliği’nin, Türkiye’yi Kınamak İçin Yaptığı Açıklamada “Bir Arap Toprağına Türk Güvenlik Güçleri Saldırı Yaptı” Dediğini Aktaran Çelik, Şunları İfade Etti:

“Bir Arap Toprağına Durduk Yere Bu Operasyon Yapılmıyor. Orada Yönetim, Terör Örgütünü Çıkaramıyor. Zaten Yönetim, Terör Örgütünü Oradan Çıkarsa, Bunanla İlgili Mesele Kalmayacak. Yönetim ‘Ben Geliyorum, Bu Terör Örgütünü 1 Hafta İçerisinde Çıkaracağım’ Dedikten Sonra Kimse Operasyon Yapmaz, Operasyon Yapsanız Da Hukuka Uygun Olmaz. Ama Uluslararası Hukuk Bize Bu Hakkı Veriyor. Sınırlarımıza, Karakollarımıza, Üslerimize Taciz Var, Oradaki Devlet Yapısı Bu Terör Örgütünü Oradan Çıkaramıyor. Kaç Yıldır Çıkaramıyor, Bir Gün Değil, İki Gün Değil, On Yıllardır Oradaki Alanlarda Bulunuyorlar. Dolayısıyla Arap Birliği Terörizmi Kınayacağına, Meşru Gücü Kınıyor. Arap Birliği Uluslararası Hukuktan Nasıl Bahsedecek? Terör Örgütüne Karşı Operasyon Yapıyoruz, Ses Terör Örgütünden Önce Arap Birliği’nden Geliyorsa, Arap Birliği’nin O Ülkenin Hukukunu Korumasıyla İlgili Bir Açık Ortaya Çıkar. Bu Konuları Daha İyi Değerlendirmelerini Bekliyoruz.”

Türkiye’nin Irak’ın Toprak Bütünlüğünden Yana Olduğunun Altını Çizen Çelik, “Irak Hükümetlerinin Mutlaka Irak’taki Etnik Ve Mezhebi Farklılıkları Kapsayıcı Hükümetler Olması Lazım. Çünkü Toprak Bütünlüğü Ancak Bu Şekilde Korunabilir.” Dediklerini Hatırlattı.

Çelik, Arap Birliği’nin Türkiye’ye Teşekkür Edip, PKK’ya Kınaması Gerektiğine İşaret Ederek, “Yanlış Bir Hatta İlerliyorlar.” Dedi.

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

MHP GENEL BAŞKANI BAHÇELİ: PENÇE-KARTAL OPERASYONU MİLLETİMİZDE MEMNUNİYETLE KARŞILANMIŞTIR

HIZLI YORUM YAP